SAHTE CUMHURİYET!

Milletin seçtiği Hükümeti darbelerle devirir, Başbakanları, bakanları astırır ve binlerce insanı zindanlara doldurur, mağdur ederim. Sahtekârları, ikiyüzlüleri kahramanlaştırmak, yüceltmek, putlaştırmak, despotları ululaştırmaktır görevim.

Çünkü adım Cumhuriyet’ tir benim Zorbalık, hukuksuzluk, keyfilik karakterimdir. Darbecilerle birlikte çalışır, onlara yardım ve yataklık eder, onları sahiplenir, yalan ve uydurma haberlerle, algı operasyonlarıyla karayı ak akı kara gösteririm. Bana boyun eğmeyenleri diktatör olarak ilan eder, gece gündüz onu yıkmak için didinirim.

Çünkü adım Cumhuriyet’ tir benim. Halkçıyım ama ne Hakka ve nede halka saygım yok. Halkın mukaddes ve milli değerlerine karşı olmaktır karakterim. Halk adına halka en büyük kötülük ve zarar verenlerin başında gelirim. Çünkü adım Cumhuriyet’ tir benim. Fakirin fukaranın, işçinin emekçinin, ezilenin yanında gibi görünürüm ama zengini, patronu, ezileni değil ezeni çok severim. Solcu ve Sosyalist takılsam da can dostuyum en büyük Kapitalistlerin. Çünkü adım Cumhuriyet’ tir benim.

Faşizme karşı olduğumu iddia ederler, ülkemizin gelmiş geçmiş en büyük faşistlerinin arkasında duran ve onların destekleyen benim. Teröre ve teröristlere karşı gibi görünsem de her zaman teröristlerle kuzu sarması olmuşum. Teröre ve teröristlere karşı gibi görünürüm amma fitne kazanını kaynatmakta pek mahirim. Millet düşmanlarına güzellemeler düzerim. Terör örgütlerine demokratik yaklaşırım, insan haklarına (!) göre onlara muamele etmeyi demokratik bir hak ve görev bilirim. Ama başörtüsüyle okumak için üniversiteye giden kızları saçlarından tutup okul dışına fırlatanların destekçisiyim.

Batıdaki uygulamaları örnek ve referans göstererek, demokrasi, insan hakları ve özgürlüklerden dem vurarak yıllarca milleti kandırdım, onları oyaladım ve onlarla oyalandım. Fitne ocaklarının yolunu açtım. Batılılar ne istiyorsa ben de onun aynısını yaptım. Onlara saygıda ve hizmette asla kusur yapmadım.

Ama yine de onlara bir türlü yaranamadım. Çünkü adım Müslüman Türk milletidir benim. ‘’Şimdi bir şeyler oluyor bu ülkede… Dosta düşmana bakışlar, alınan kararlar, geleceği planlamalar hiçte bizim alışageldiğimiz bir usul değil. Ne olacak bu ülkenin hali böyle? Avrupa’dan kopuyoruz. Ne işimiz var Musul’da, Kerkük’te, Suriye’de. Misak-i Milli de neymiş ya… Amarika’ yı kızdırıyor, Avrupa’yı darıltıyoruz?

Dünyada tek başımıza kalacağız bu gidişle. Tayyip memleketi batırıyor…’’ ‘’Nasıl dünya Beşten büyük oluyormuş? NATO’ dan ayrılmak olur mu? Yoksa, BM bize ne der? IMF bir daha kredi vermez. FET paramızın değerini düşürür. Başkanlık sistemi olmasın sürünmeye razıyız. Geçmem ben bu köprüden, binmem ben bu uçağa, hızlı teren dağ keçilerini ürkütüyor. Atom santralleri istemiyoruz. Güçlü bir orduya ihtiyacımız yok. Açız. Yaşasın Patagonya Cumhuriyeti, kahrolsun başkanlık sistemi. Darbeciler cezalanıyor, ordu olması gereken yerde durmuyor.

Polis yetkilerle donatılıyor, yatırımlar devam ediyor, işler tıkırında, ekonomi rayında ne olacak bu memleketin hali?’’ Evet, ne olacak bu ülkenin hali? Türkiye Cumhuriyeti nihayet kuruluş ayarlarına dönüyor. Şimdiye kadar adam yerine konulmayan cumhur cumhuriyetine sahip çıkıyor. Ülkemiz bir avuç mutlu azınlığın elinden milletin eline geçiyor.

Bir şeyler oluyor bu ülkede. Bir şeyler değişiyor… Yaşasın! Cumhurun sahip olduğu gerçek cumhuriyet. Kahrolsun! Sahte, ikiyüzlü, müstekbir bir avuç mutlu azınlığın uzaktan kumandalı Cumhuriyeti. Sırası gelir sahte Cumhuriyetlerde, cumhuriyetçiler de sorguya çekilir. Dün dipçik zoruyla millete kan kusturanlar, kan kusturanların yanında olan sahte cumhuriyetçiler birgün gerçek cumhuriyetin kanunları önünde hesap verirler. FETÖ’ nün imamları da, müezzinleri de, cemaati de onları kurtaramazlar. ‘’Kendisi yardıma muhtaç bir dede/ Kaldı ki gayriye himmet ede.’’

Arif Altunbaş

http://www.haber7.com/yazarlar/arif-altunbas/2204774-sahte-cumhuriyet

HABER 7 den alıntı yapılmıştır.