Cumartesi , 5 Ekim 2024
Son Dakika Haberler
BİR ÇANAKKALE ANISI…  I

BİR ÇANAKKALE ANISI… I

BİR ÇANAKKALE ANISI…  I Cumartesi günü çok sevdiğim bir abim olan Arif Altunbaş’ın daveti üzerine Çanakkale’de idim. Şimdiye kadar hiç gitmemiştim, bu benim için bir eksiklikti. Ama ziyaretimiz çok verimliydi. Tabi burada verimliliği yeşerten rehber hocamızdı. Onun da hakkını buradan verelim… Ve okuyucularımızı da fazla sıkmadan ana hatlarıyla önemli olanlarıyla (Çanakkalemizin her alanı önemlidir ama akılda kalması açısından ) anlatmaya çalışalım.

İlk olarak Eceabat’a gittik. Öğle namazımızı orada eda ettik ve başladık bu şanlı coğrafyayı ziyaret etmeğe. İlk olarak 57. Piyade Alayı’nı görüyoruz. Hemen Alaya varmadan biraz aşağıda iki taraf arasında kalan yerde çok sayıda şehidimiz vardı, adeta şehitten geçilmiyordu. Hemen şehitlerimizi gömmek için oraya büyükçe bir mezar açılmış ve adeta balık istifi gibi şehitlerimiz oraya dizilmişti. Üzerine bir kat toprak dökülüp hemen tekrar şehitlerimiz oraya dizilmişti. Yani o hengamenin içinde şehitlerimizi ortada bırakmamak için bir kat şehit bir kat toprak şeklinde mezar yapılmıştı.

57. Alay, Çanakkale Savaşı’nın başlangıcı kabul edilen Anzak Çıkarmasını ( Bunlar Avustralyalı ve Yeni Zelanda’dan gelenlerdir. ) durdurmak amacıyla 25 Nisan 1915 sabahı harekete geçen Osmanlı alayıdır. 57. Alay’ın alay komutanı, Hüseyin Avni Bey’dir. Şehitliğe girdiğimizde ilk olarak sol tarafta Dünyanın gelmiş geçmiş en yaşlı Gazisi Hüseyin KAÇMAZ dedemizi görüyoruz. Hüseyin dedemiz Balkan ve Çanakkale Savaşlarına katılmış, Dumlupınar’da cenk eylemiş ve İstiklal Madalyası almıştır. 1994’te 110 yaşında vefat etmiştir. Dedemize dualarımızı ilettikten sonra şehitliğimizi ziyaret ediyoruz.

O sayısız şehitliklerimiz arasından geçerken çok sayıda mezarı belli olmayan şehitlerimizin olduğu alanları görüyoruz. Kanlısırt’tan geçerken Mehmetçiğe saygı anıtı karşılıyor bizi. Bu anıt Türk askerinin ne kadar asil olduğunun bir göstergesidir. Karşı tarafın askerini kucaklayıp kendi birliklerinin önüne bırakan ve geriye dönüp giden askerimizi hayretle izliyorlar. Bugün bile hayretler içerisinde kalarak yad ediyorlar şanlı askerimizi.

Daha sonra geliyoruz Conkbayırı’na. Buraya gelmeden hemen önce Mustafa Kemal’in kara muharebelerine başladığı 261 Rakımlı tepeyi görüyoruz. Burada hemen elli metre yukarıda hendeklerimizden bazılarını ana hatlarıyla karşılıyor bizi. Rehberimiz bunların orijinali olmadığını söylüyor. Doğrudur. Üzerinden 101 sene geçmiş. Şimdi ancak iki insanın yan yana geçebilecek şekilde olduğunu görüyoruz. O zamanlarda iki büyükbaşın rahat şekilde geçebilecek şekilde olduğunu ve karşı tarafın göremeyeceği şekilde derince kazılmış olduğunu söyleyebiliriz. Şimdi ise normal boyutta bir insanın yarısı kadar şekilde dizayn edilmiş. Ancak hendeklerin hatları orijinalliğini korumaktadır.

Buradan geçiyoruz Yeni Zelanda Anıtı’nın ve Mustafa Kemal’in saatinin kırıldığı yere. Saat Mustafa Kemal’in sol tarafında tam kalbinin olduğu bölümde bulunuyordu. Düşmandan gelen misket kurşunundan çıkan saçmalar da tam kalbinin üzerine isabet etmişti. Mustafa Kemal o saat sayesinde belki de ölümden kurtuluyordu. Ve hemen orada bir Yeni Zelanda anıtı. Bu anıtın yapılmasına Lozan’da karar verilmiş. Bize sunulan böyle bir teklifi geri çevirmeyecektik tabi. Ne de olsa yeni bir devlet, yeni bir ulus devlet kuruyoruz!!!

Aslında buraya diğerlerini sıkıştırmak istiyorum ama okuyucularımızı fazla sıkmaya gerek yok. Kalan bölümleri bir sonraki yazımızda ele alalım. Hem daha iyi anlayalım hep birlikte. Bu duygu ve düşüncelerle milletimizin bu ulvi gününü KUTLAMIYOR, SAYGIYLA YAD EDİYORUM. Çünkü Çanakkale bir zafer değildir. İkiyüzellibini aşkın şehit verdiğimiz bir savaştır. Bu sebeple bir zafer olarak değil, orada bu vatan için ölen şehitlerimizi anma olarak algılamalıyız Çanakkale’yi…

Devam edecek…

İbrahim Yavuz *

Tüm Yazıları →
İbrahim Yavuz

Ayrıca Bakınız

KAYBOLAN GENÇLİK İDEALİZMİ -2-

KAYBOLAN GENÇLİK İDEALİZMİ -2-

3) BU MİLLETİN HAFIZASINI YOK ETTİLER  Bu milletin binlerce yıllık tarihi var. Bu tarih içerisinde 15 …

DERGİDEKİ DİĞER YAZILAR



Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir