CHP ‘nin çıkmazı

Türkiye’nin en eski ve köklü, en problemli ve umut vadetmeyen, en çok nefret üreten ve halktan kopuk partisi olan Cumhuriyet Halk Partisi kendi geçmişi ve tarihleriyle yüzleşmedikçe, geçmişini sorgulamadıkça bu partideki iç kavgalar, çekişmeler bitmez.

Milletin yararına mecliste çıkarılan birçok kanun, yenilik ve değişimi anayasa mahkemesine götürmeleri, protesto ve itirazlarını olgunluk içinde yapmamaları, kavga, gürültü, dövüş, küfür ve hırgür çıkararak muhalefet ettiklerini sanmaları bu partiyi halkın gözünde nefretin hedef tahtası haline getirmesi kadar doğal bir şey yok.

Sırtında taşıdığı antidemokratik mirasını, karanlık ideolojik rejim modelini, tek tip vatandaşlık hayallerini tarihin çöplüğüne atmadıkça ve ülkemizdeki ve dünyadaki gelişmelere ayak uydurmadıkça bu partiyi bekleyen son tükeniş ve zamanla yok olmaya kadar sürükler. Yeni Türkiye mücadelesine köstek değil, destek olmaması bu sonun daha da hızlandırır.

Tek parti rejiminde ürettiği antidemokratik icraatlarıyla, şu andaki omurgasız sürüngen durumuyla yüzleşip hesaplaşırsa belki siyaset meydanında kendine yeni bir alan açabilir. Yoksa, sırtındaki sayısız kamburlarla ‘’meyyit-i mütaharrik-i mukaddes’’ (mukaddes hareketli ölü) olmaktan kurtulamaz.

Menderesi, Özalı, Erbakanı ve Erdoğanı iktidara ve Cumhurbaşkanlığına getirmekle halkımızın ve CHP ‘ye 60 yıldır verdiği mesaj hala anlaşılmış görülmüyor. Altmış yıldır muhalefete mahkum edilmelerinden bile bir ders almış görünmüyorlar.

Seçmen tarafından defalarca uyarılan bu parti, bir türlü klasik duruşuna, çağdışı anlayışına bir son vermemiş değil. İnat ve ısrarla hırçın ve kavgacı, şirret ve saldırgan tutumunu sürdürmeye devam ediyor.

Milletimiz CHP iktidarları döneminde  30 yılda altı okuyla milletin bağrında ve sırtında açmış olduğu yüzlerce derin ahlaki, kültürel, sosyal ve ekonomik yaralarını sarmakla meşgul iken onlar inat ve ısrarla inkar ve isyan havaları oynuyorlar.

Toplumumuz bu partiden öyle ikrah getirmiş ki CHP diye bir partinin adını duymak, altı okunu görmek ve onu asla iktidara taşımak istemiyor.

Bu parti kendisini değiştirmediği sürece, bundan sonra Kemalist dinozorların nostaljik olarak takıldığı, marjinal solcuların çaresizlikten oy verdiği, fikir ve düşünce fakiri, inkâr ve küfür zengini bir tabela partisi olmaktan yakasını kurulamayacağa benziyor.

Aslında CHP milletin gözünde batının taşeronu olarak doğduğu, müslüman mahallesinde salyangoz sattığı yıllarında, daha doğarken ölmüş idi. Kuruluşundan 1950 ye kadar suni teneffüsle, 1950 ‘den 2002 ye kadar yoğun bakımda, son 12 yıldır da makineye bağlı olarak yaşatılmaya çalışılıyor. Birçok siyaset bilimcisine göre bu parti fiziki olarak ver, fikri ve ideolojik olarak iflas etmiş, cenaze namazı ertelenen bir mevtadır.

Bu son onların aymazlıklarının, ihanet çapındaki hatalarının, Türkiye’nin rakip ve düşmanların safında yer almalarını, ülkemizdeki birçok  gelişmeleri  sorumsuzca sabote etmelerinin, halkın inanç ve kültürüne karşı savaşmalarının faturasıdır.

Kuruluşundan bu yana bir türlü gerçek Cumhuriyetin ve Müslüman Halkımızın partisi olamayan CHP, Cahil Hırçınlar Partisi (CHP) olarak tarihe geçecektir.

İnsanlık var olduğundan bu yana cehalette ve küfürde inadına inat etmek,  toplumları  felaketlere sürükleyen en büyük bir çıkmazdır. Kur’anı Kerim ve diğer semavi kitaplarda insanlığa ibret olsun diye bu karanlık girdaplara düşen ve orada helak olan geçmiş kavimlerin düştükleri zor durumdan özellikle bahsedilir.

Bu hale vurgu yapmak için Rabbimiz Kitabında ”Hiç düşünmez misiniz”, ”Hala şükretmez misiniz”, ”Hiç ibret almaz mısınız” diyerek inanları ve tüm insanları uyarır, Hak ve hakikate davet eder.

Keskin sirke küpüne, inadına inat sahibine zarar verir.