Akıncılar Dergisi Türkiye'nin Güncel, Doğru ve Seviyeli Haber ve Bilgi Portalı
18 Mart itibariyle Afrin Merkez’e önce ÖSO birlikleri sonra TSK girdi. 58 süren operasyonda şehrin genel görünümü ise beklediğimiz gibiydi. Şehre nasıl girdiysek öyle çıkmıştık. Amacımız sadece güzelim İslam beldelerinin arasını sığınak yapmış terörist farelerini temizlemekti. 58 gün boyunca köy köy mahalle mahalle gittik temizledik. Sivil hassasiyetine dikkat ettik. Ve nasıl aldıysak öyle çıktık…
Bundan bahsetmişken söyleyeyim, operasyon sonrası sosyal medyada da sıkça gösterilen bir fotoğrafta gördüm, Türk askerinin girdiği şehirden çıkarken son durumu bir de alçak sömürgeci Amerika’nın girdiği yerlerden çıkarken son durumu. Türk askeri bir yeri nasıl aldıysa öyle geri verir. Ancak insanlıktan nasibini almamış hayvan sürüleri yıkık dökük, kedilerin köpeklerin bile kalmaya tenezzül etmeyeceği hale getirmişler girdiği yerleri…
Öyle olmamış mıydı? ABD denen haydut devlet 11 Eylül Olaylarını bahane ederek Afganistan’a girdi hala oradan çıkmadı. Irak’a girdi 1,5 milyon insanın ölümüne neden oldu. Geriye ise ayak basılmayacak bir ülke bıraktı. Sonra da pişman oldu, pardon yanlış anlamışız dedi.
Biz Türkler İslam ile şereflenmeden önce de aynıydık şimdi de aynıyız. Binlerce yıllık devlet felsefemizde hiçbir zaman yıkmak dökmek olmamıştır. Bize sığınan bir Yahudi de olsa Hristiyan da olsa düşmana teslim etmemişizdir. Biz her zaman mazlumların hamisi olmuşuzdur ve olmaya da devam edeceğizdir.
Her nereye bakarsanız bakın orada bizim ayak izlerimiz vardır. Balkanlar bizi çağırır, Kafkaslar bizi çağırır, Orta Doğu bizi çağırır, Asya bizi çağırır, Afrika bizi çağırır… Kısacası tarih bizi çağırır.
Biz öyle bir milletiz ki bir zamanlar Müslüman dendiği zaman Türk akla gelirdi. Türk dendiği zaman Müslüman akla gelirdi. Şimdi de aynı şekilde. Türkiye’nin Orta Doğu’daki savaşın içerisine çekilmesinin en büyük nedeni de budur. Türkler yok edilirse düşmanlar için baş ağrısı olmaktan çıkacağız da ondan.
Biz bu duygularla Suriye’deyiz. Buraları mesken edinecek halimiz yok. Tek amacımız var buraları gerçek sahiplerine iade etmek ve de sınırlarımızda oluşturulmak istenen terör devleti oluşumuna izin vermemek.
Bizim Kızılelmamız bu, bizim düsturumuz bu. Yapacaklarımız bunlardan mı ibaret elbette hayır, gerekirse ansızın her yere gideriz biz, önümüze çıkacak olanları da ezer geçeriz evelallah.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan geçenlerde açıkladı. Gerekirse bir gece ansızın Sincar’a da girebileceğimizi, orayı da teröristlerden temizleyeceğimizi söyledi. Alın size KIZILELMA. Bizde Kızılelma bitmez. Daha doğrusu Türk Ordusu bitti demeden bitmez.
Unutmadan, yazımı bitirmeden de söyleyeyim, hazmedemeyen bazıları söylenebilir, sürekli Türk askeri, Türk askeri diyorsun diye. Böyle bir kastım yok kesinlikle. Benim Türk askeri tanımımda kendini bu topraklardan hisseden, Müslüman hisseden herkes vardır. Ordunun ismi olduğu için söylüyorum. Bunun içinde Türk’ü de, Kürt’ü de, Laz’ı da, Çerkez’i de herkes vardır.
Eee ne diyelim yeni KIZILELMA SİNCAR mı acaba? Valla belli olmaz bir gece ansızın der gündüz de gelebiliriz, gece de gelebiliriz. Bunu da zaman gösterecek artık…
Selam ve dua ile…
İBRAHİM YAVUZ
