Akıncılar Dergisi Türkiye'nin Güncel, Doğru ve Seviyeli Haber ve Bilgi Portalı
Bir millet düşmanlarından korkar, kaçar veya saklanırsa düşman da onun izini sürer, eninde sonunda onu gizlendiği yerde bulur. Sonra, onun anasından emdiği sütü burnundan getirir, dünyayı ona dar eder, zindan eder ve dünyaya geldiğine pişman eder.
Düşmanlarına karşı korkusuzca, yiğitçe direnen ve mücadele eden milletler eninde sonunda galip gelir, onurlu ve özgürce yaşamaya hak kazanırlar.
Bunu yapmazlarsa zillet ve esaret altında yaşamak zorunda kalırlar. Bir millet düşmanlarına karşı kahramanca savaşmayı tercih eder ya şehit, ya gazi olmayı göze alırsa, millet ve vatanına, şeref, namus ve dinine bağlı olduğunu gösterirse bu dünyada alnı açık başı dik olarak yaşar, öbür alemde de alnı ak ve yüreği pak olarak Rabbine kavuşur.
Şehit olmayı büyük bir mutluluk bilen bir millet asla düşmanları karşısında eğilmez ve yenilmez.
Bizim mücadelemiz bazen zafer üstüne gelen zaferlerle taçlandırılır, bazen de yenilgi yenilgi büyüyen, etrafına dal ve budak salan bir harekettir. Müslüman zaferden önce seferle emir olunmuştur. Zafer ise Allah’ın elinde ve kudretindedir.
Bizim için zafer düşmanı yenerek onu ezmek, rezil ve perişan etmek değil, ona hak ve hakikatin üstün olduğunu, Allah yolunda savaşanların küfre ve inkara karşı devamlı galip geleceğini göstermek ve ispat etmektir.
Allah cc biz kullarına bazen galibiyeti tattırarak, bazen de mağlubiyeti ders ve ibret alsınlar, kendilerine çeki düzen versinler diye göstererek tattırır.
Gerçekten galip gelen ve gelecek olan her zaman Alllah ve Allah’ın sünnetine uyarak, O’nun yolunda, O’nun için savaşanlardır.
İnanmış insan için Galibiyet ve Mağlubiyet birer imtihan vesilesi ve sabır nöbetidir.
VE LA GALİBE İLLALLAH!
