Cumartesi , 27 Nisan 2024
Son Dakika Haberler

AK PARTİYE ÖZELEŞTİRİ -1-

‘’Düşenin dostu olmaz, düşene herkes vurur’’ gibi ucuz, basit, peşin hükümlü, sığ bir mantıkla anlamayınız lütfen bu özeleştiriyi. Özeleştiri yapmayan toplumlar hiç beklemedikleri bir zamanda kendi kendilerine zarar verirler. Bir gün mutlaka tökezler ve düşerler. Allah cc ; ‘’Hiç akıl etmiyor musunuz, düşünmüyor musunuz, görmüyor musunuz ve şükretmiyor musunuz…’’ diye insanı sürekli uyarır ve özeleştiriye teşvik eder.

Hiçbir düşüş yolun sonu değildir. Silkinmek, toparlanmak ve ayağa kalkmak için yeni bir hamlenin başlangıcı, davasını ve kavgasını sürdürmek isteyenler için güzel bir öğüt ve fırsattır. Eksik ve yanlışları düzeltmek ve yıkılanları tamir etmek, unutulanları hatırlamak, hatalardan dönmek ders ve öğüt almak için bir nimettir. Her nimetin şükrünü eda etmek fazilettir. Hataların şükrü de onlardan pişman olmak ve dönmektir.

Fertler ve toplumlar eğer gurur ve kibre, nefis ve ego’ya teslim olur, basiretsizlik zincirlerini kıramaz, hatalarını göremez, nerede, neden ve niçinleri sorgulayamaz,  öğrenemez ve onları düzeltemez ise, daha ağır mağlubiyet, hezimet hatta (Allah korusun) bela ve musibetlere uğrarlar.

Şimdi sıkı duralım! Düşünmeye, muhasebeye ve dürüst olmaya çalışalım!

1- Türkiye’nin 1. Partisi olmak, iktidar olmak, mutlaka kuruluş felsefesindeki prensiplerden, anlayıştan ve yaklaşımdan ayrılmamayı gerektirir. Çünkü; millete siz söz verdiniz, bir anlaşma yaptınız ve millette sizi bunun için 1. Parti ve iktidar yaptı.

2-Kendi öz referanslarından kopan, mağrurlaşan, diğerleri gibi Halkı seçimden seçime hatırlamaya başlayan, ona kulak asmayan, şımarıklaşan bir iktidarı bekleyen son, eninde sonunda bir felakettir.

3-Birlikte yola çıkılan çilekeş arkadaşlardan uzaklaşıp menfaatçi, palavracı, ikiyüzlü, sonradan görme ve dönme, pohpohlayıcı ve sinsi bir gurubun etkisi altında kalma, gerçek dostlarıyla arasına mesafeler koyma, dağlar örme bir hareketi içten yıkar ve dışarıdan karartır. 7-17 Aralık’a kadar Paralel ihanetle olan ilişki gibi.

4- AK Partiye oy veren geniş halk kitlelerinin referanslarını, düşünce ve düşlerini, neden bu partiye oy verdiklerini, neden ısrarla burada durduklarını anlamayan ve onlara yakın olmayan bir kişiyi Teşkilatlandırma Başkanlığına getirmek büyük bir gaflet ve hatadır. Birçok il ve ilçe Başkanı iktidar sarhoşu, kibirli, ulaşılamaz adam, ayağı yerden kesik havalı, AK Parti tabanının tanımadığı, Başkanlık oyunu oynayan, tabandan gelme insanlar değil tepeden inme tiplerdir.

Halkla iç içe olmayan, bu davanın çilesini çekmemiş, tabii taban ve kadrolardan kopuk iktidar rüzgarını arkasına almış yapay bir teşkilat ve teşkilatçılarla çetin ve çileli yollar aşılamaz.

Başarı çoklukta, iktidar ve zengin olmada değil samimiyet ve ihlasta, gayret ve çalışmakta, doğru ve dürüstlükte aranmalıdır.

Gözü hep yukarılarda olan makam ve mevki hastası, mal mülk devşirme sevdalısı, araziden, kendi tabanından kopuk modern şehir eşkiyası partililerle hangi medeniyetin inşa ve ihyasını gerçekleştirebiliriz?

5- Ak-Parti milletvekilleri ve yöneticilerinin birçoğu (İstisnalar kaideyi bozmaz) dava anlayışında bilgisiz, milletin derdini dinlemede nezaketsiz, toplumla ilişki ve dostluk kurmada beceriksiz iletişim özürlü insanlardır. Bunca dava adamı, aydın, fedakar ve vefakar yetişmiş insanın içinden bu kadar görme, duyma ve konuşma özürlü insanı bulup milletvekili, Belediye başkanı ve yönetici olarak seçmek akıl ve mantık işi değil, bu partiye gönül vermiş milyonlara saygısızlıktır.

6- AK Partinin başından beri ne parti içi ne parti dışı ve ne de Milli Eğitimde sağlam, geleceğe dönük, kültür ve medeniyetimiz odaklı bir gençlik politikası yok. Şuursuz, başıboş, internet bağımlısı, sanal alem sarhoşu, slogan söylemesini bile beceremeye, uyuşuk, sorumsuz, idealsiz bir gençlikle hangi çağı aşacağız, hangi çağı açacağız?

En idealist olanların gözleri yarınların makam, mevki ve koltuklarına kilitlenmiş, okumayan, yazmayan, düşünceden uzak, dinlemeyen, anlamayan takım elbise ve kravat takmaktan ve AK Partili olduğunu söylemekten başka farklı bir özelliği ve güzelliği olmayan bu gençlikle geleceğin Türkiyesi kurulabilir mi?

Yersiz ve lüzumsuz bahaneler üretmeye gerek yok. Son seçimdeki halkın tepkisini bu hatalar, eksiklikler yüzünden AK Partiye biçilen küçük bir fatura olarak anlaşılmalıdır.

Devam edecek

 

Arif Altunbaş, Facebook; arifaltunbas@hotmail.com Twitter @arfaltunbas

Arif Altunbaş *

Tüm Yazıları →

Ayrıca Bakınız

Bir Seçim Fırtınası ardından… (3)

Arif Altunbaşİlk defa yarım asır sonra CHP nasıl Türkiye’ nin en büyük partisi olarak kara …

DERGİDEKİ DİĞER YAZILAR



Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir