Cumartesi , 27 Nisan 2024
Son Dakika Haberler

NASIL BİR ANAYASA -I-

Türkiye’nin gündemi bir hayli yoğun. Bir yandan Suriye’de ateşkes için mücadele edilirken, bir yandan da terör örgütleri ile mücadele ediliyor. Bunlar dışsal meseleler. Bir de içsel meseleler söz konusu. O da son derece güncel bir konu olan ve mecliste maddeleri üzerinde tartışılan yen anayasa konusu.

Anayasa denildiği zaman bir ülkenin yol haritası anlaşılması gerekir. Ülkeler, ülkenin yönetimini yetkin, etkin, zamanında, halkın etkin katılımıyla gerçekleştirmek için milli çizgide bir anayasa hazırlarlar. Bu onlar için bir güzergâhtır.

İşte Türkiye DARBE ANAYASASI’ndan kurtulmak, yönetimini milletiyle birleştirebilmek için böyle bir yol haritası belirlemek istiyor. Ülke şimdiye kadar hep darbe anayasalarıyla yönetilmiş, darbeci askerler ülke üzerinde tahakküm elde etmeye çalışmıştır. 1961 Anayasası böyledir, 1980 Anayasası böyledir.

Ülke için ne zaman dişe dokunur, yararlı bir iş yapılsa eski anayasalarda olduğu gibi ülkede hep kaos ortamı yaratılmış, darbeciler ülkeyi ele geçirmişlerdir. Türkiye artık 2023’e giderken dikensiz bir yol istemektedir. Bunu milli yani kendi iradesiyle yeni bir anayasa hazırlayarak yapabilir.

Elbette bu anayasa hazırlanırken tek bir partinin görüşleri alınarak değil, çoğulcu, muhalefetin de tuzunun bulunduğu bir anayasa hazırlanmalıdır. Muhalefetin görevi ülke yönetiminde etkin bir görüş sağlamaktır. Fakat bu konuda birlikteliğin sağlandığı söylenemez. Ak parti ve MHP taşın altına ellerini koymuşlar ve işe başlamışlardır. Aynı sağduyuyu Ana muhalefet partisi CHP’den göremiyoruz. Ne zaman milli bir mesele olsa CHP hep geri adım atmaktadır. Cumhuriyetin doksan senelik serüveninde Mustafa Kemal’in kurmuş olduğu partinin bir katkısı yoktur.

Bu süreç içerisindeki tutumunun bir benzerini anayasa görüşmelerinde sergilendiğini görüyoruz. Ne zaman bu konu açılsa REJİM değişecek sloganını ortaya atıyor. Yeni anayasa ile rejim falan değişmez, bu ülkenin rejimi Cumhuriyettir. Ülkenin rejim sorunu yoktur, sistem sorunu vardır. Getirilecek yeni bir sistemle milli bir çizgi oluşturulacaktır. Şunu da söyleyelim. Getirilecek yeni sistemde Cumhurbaşkanının yetkisi şimdiki sistemden daha geniş OLMAYACAKTIR. Bu böyle biline.

Son görüşmelerde de CHP yetkililerinden biri yeni anayasa demek ihanet demek ibaresini kullandı. Bunu söylemesi açıkçası hiç şaşırtıcı değil. Yeni anayasa kendilerine bir ihanet olacak çünkü bu anayasayla artık kendi partileri açısından işleri epeyce zorlaşacak. Şöyle düşünüyorlar: “Biz zaten şimdiye kadar iktidar yüzü göremedik, artık hiç göremeyiz.” Hadise budur. Tamamen bunun hesabını yapıyor CHP. Yoksa ülke meseleleri, ülkenin sorunları, problemleri onları hiç ilgilendirmiyor.

Açıkçası beni en çok üzen bir söylem de CHP yetkililerinden birinin çıkıp Yavuz Sultan Selim’e Alevi katili demesi olmuştur. Buna çok şaşırmamam lazım aslında. CHP fanatikleri genetik olarak 1920 öncesi tarihi kabul etmedikleri yani Osmanlıyı bir hiç gördükleri için bunu söylemeleri çok normal. Türkiye bir Cumhuriyet bakiyesi değildir. Kaybolup giden Osmanlı’nın küllerinden yeniden inşa edilen bir devlettir. Yavuz Sultan Selim Osmanlı’nın en önemli devlet adamlarından biridir. O dönemde Şah İsmail arasındaki mücadelelerde ölenler elbette olmuştur ancak bunu katliam olarak tanımlamak haysiyetsizliktir. Bu aralarındaki mücadele iktidar mücadelesidir…

Tartışmalar yoğun geçiyor. Siyaset yapan taraf Ak Parti, politika yapan taraf ise CHP. Suya sabuna dokunmayan şeyleri söylemek zaten politikacıların işidir…

Bir sonraki yazımızda YENİ ANAYASAYI yazalım. Selam ve dua ile…

İBRAHİM YAVUZ

İbrahim Yavuz *

Tüm Yazıları →
İbrahim Yavuz

Ayrıca Bakınız

KAYBOLAN GENÇLİK İDEALİZMİ -2-

3) BU MİLLETİN HAFIZASINI YOK ETTİLER  Bu milletin binlerce yıllık tarihi var. Bu tarih içerisinde 15 …

DERGİDEKİ DİĞER YAZILAR



Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir