Akıncılar Dergisi Türkiye'nin Güncel, Doğru ve Seviyeli Haber ve Bilgi Portalı
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminin bir başka özelliği de Meclisin büyük bir önem kazanması, dolayısıyla artık kanunların hükümet tarafından değil, Meclis tarafından yapılması büyük önem kazanıyor. Cumhurbaşkanının fonksiyonu ise sadece Kanun Hükmünde Kararname çıkarmakla sınırlı kalıyor. Meclis tarafından hazırlanıp Cumhurbaşkanına gönderilen kanunların, Cumhurbaşkanı tarafından onaylanmaması durumunda son söz yine Meclise ait oluyor. Burada da salt çoğunluk yani milletvekili sayısının yarısından bir fazlası oy ile geçerlilik kazanmış oluyor…
Tabi burada Ak Partinin MHP ile birlikte Meclis milletvekili sayısının çoğunluğunu bulundurması gerekiyor faaliyetlerini yürütebilmek ve özellikle de CHP-İP-SP’nin içinde bulunduğu muhalefet bloğuna takılmamak için.
Bu madde ile birlikte aynı zamanda Meclise Hakimler ve Savcılar Kuruluna üye seçme yetkisi de verilmektedir. Bilindiği gibi bu durum referandumdan hemen sonra uygulamaya konmuş ve Kurulun 11 üyesinin 7’sini Meclis seçmiş, 4’ünü de Cumhurbaşkanı atamıştı.
Artık yeni Hükümet Sistemi ile birlikte Cumhurbaşkanlığı ve Meclis Genel Seçimi 4 yıl yerine 5 yılda bir ve aynı gün yapılacaktır. Cumhurbaşkanlığı seçiminde 2 turlu seçim uygulanacaktır. İlk turda adaylardan birinin %50+1 oyu geçmesi gerekecek olup bu yüzde sağlanamazsa en çok oy alan iki aday bir hafta sonra tekrar seçime gidecek ve kazanan aday Cumhurbaşkanı olacaktır.
Aslına bakıldığında bu madde çok önemli. Cumhurbaşkanı, 5 yıllık istikrarı kurduğu Kabine ile birlikte ve Meclis uyumunu da sağlayarak sürdürmek zorundadır. Aksi takdirde seçim kararı alsa bile kendini de fesih etmiş ve ikinci seçime gitmek zorunda kalacaktır. Artık bir dahaki sefere de seçime girme hakkını kaybedecektir.
Yeni Hükümet sistemindeki bir başka özellik de Cumhurbaşkanının partisi ile ilişkisinin kesilmemesidir. Bu madde de referandumdan hemen sonra yürürlüğe girmiş ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tekrardan Ak Parti’nin genel başkanı olmuştu. Bu madde ile birlikte Cumhurbaşkanı, Parti kurulları ile doğrudan ilgi kuruyor, halkla ilişkileri de daha kuvvetli hale geliyor. Durum her ne kadar böyle olsa da Cumhurbaşkanı sadece kendi partisinin değil herkesin cumhurbaşkanı oluyor.
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile birlikte Cumhurbaşkanı-Başbakan ayrımı ortadan kalkacağı için, şu an için Bakanlar Kurulunda olan Kararname çıkarma yetkisi Cumhurbaşkanına veriliyor. Cumhurbaşkanı sadece idari düzenlemelerle ilgili kararname çıkarabiliyor ancak aşağıdaki maddelerle ilgili kararname çıkaramıyor:
*Temel haklar, kişi hakları ve ödevleriyle siyasi haklar ve ödevler konusunda kararname çıkaramıyor,
*Anayasada kanunla düzenlenmesi öngörülen konularda kararname çıkaramıyor,
*Kanunda açıkça düzenlenen konularda kararname çıkaramıyor,
*Kararname ile kanunlar çeliştiğinde, kanun hükümleri uygulanıyor,
*Meclisin aynı konuda kanun çıkarması durumunda kararname hükümsüz hale geliyor,
*Kararnameler Meclisin ve Anayasa Mahkemesi’nin denetimine tabi oluyor.
Devam edecek…
İBRAHİM YAVUZ
