Akıncılar Dergisi Türkiye'nin Güncel, Doğru ve Seviyeli Haber ve Bilgi Portalı
İslam coğrafyasında her gün yüzlerce Müslüman İslam düşmanları tarafından katlediliyor. Ortadoğu şu an kan gölüne dönmüş durumda. Özellikle Suriye ekseninde bakacak olursak binlerce insan yerini yurdunu bırakıp güvenli bir liman arıyor, binlercesi de atılan bombalar altında can veriyor.
Gelmek istediğim nokta belli aslında, buradan seslenişim biz niye Suriye’deyiz diyenlere. Öncelikle şunun farkına varmamız lazım. Orada ölenler Müslüman, bunu söyleyenler de Müslüman. ( Kendilerini ruhen, bedenen, fikren, ilmen öyle hissediyorlar mı onu bilemem.)
Suriye bizim bin yıllık kardeş bir ülkemiz, komşumuz, Çanakkale’de en çok şehit veren ilimiz. Bu işin dışsal bir yönü. Fakat bir de sınır güvenliğimiz söz konusu. Türkiye hiçbir şekilde Güney sınırında terör koridoru oluşmasına müsaade etmeyecektir. Aynen Cumhurbaşkanımızın da dediği gibi Gaziantep’te, Kilis’te bomba atıldığında nerede bu devlet diye ortalıkta nara atanlar şimdi ise neden Suriye’deyiz! İşte bunun için Suriye’deyiz. Türkiye bir yandan bu terör unsurlarını sınırından uzaklaştırıyor, bir yandan da kardeş ülke Suriye’yi, oradaki mazlum ve masum savunmasız insanları korumak ve kollamak için mücadele ediyor.
Müslüman hiçbir zaman kendine Müslüman değildir, olmaya da hakkı yoktur. İslam dünyasında nerede bir Müslüman kardeşimizin canına bir şey dokunsa bizim de canımıza bir şey dokunur. Bu bize bugün verilmemiş, ilk peygamber Hz. Âdem’den (as) son peygamber Hz. Peygamber’e (sav) kadar, ondan sonraki devirlerde de bu böyledir. Bu duyguyla hareket ettiğimizde üzerimize düşeni yapmış oluruz.
Bugün geldiğimiz nokta bundan tamamen farklıdır. Bizi bir yapan kültürel, dini, siyasal, coğrafi vs. bir kenara bırakıp; bu Sünni, bu Şii, bu Alevi, bu bilmem ne şeklinde birbirimize yan gözle bakıyoruz. Bundan vazgeçilmelidir. Önemli olanın Allah’a ibadet etmek olduğunu, Hz. Peygamber’in izinden gitmek olduğunu, coğrafyamızın sadece 780 kilometre kareden ibaret olmadığını, İslam dininin ve bunun dahilinde kardeşliğimizin evrensel olduğunu aklımızdan çıkarmamamız gerekir.
Kardeşlik böyle bir şeydir. Kardeşliğin ne demek olduğunu üç buçuk milyon Suriyeli kardeşimizi ülkemizde Ensar anlayışıyla koruyarak, kollayarak, ekmeğimizi paylaşarak gösteren tek ülke TÜRKİYE‘dir. Komşuluktur bu, senin olanı olmayanla paylaşmaktır. Bunun hikmetini biz bilemeyiz. Allah elbette ki bunun karşılıksız bırakmayacaktır. Hem bu dünyada hem öteki dünyada ödüllerin en güzelini verecektir.
Bugün orada şehitler veriyoruz, her gün nice ailenin canları yanıyor. Bu şehitlerimiz teşbih etmek zannında olmasın Hz. Peygamber’e, sahabelerine komşu olarak gidiyor. Bedir’de, Uhud’da Hendek’te Kureyş’in ileri gelenlerini tepeleyen sahabelerimizle, Suriye’de terör örgütlerini, İslam düşmanlarını tepeleyen askerlerimiz aynı safta. Bunu hesap edeceksiniz. Çünkü hedefi tektir şer odaklarının o da İSLAM DÜNYASI.
Bu azim ve kararlılığımızı asla kaybetmememiz gerekir. Türkiye şehitlerimizin kanıyla yoğrularak kurulmuştur. Güvenli, müreffeh, dünya ülkesi bir Türkiye olmak istiyorsak her şeye göğüs germemiz gerekmektedir. Allah devletimize ve milletimize zeval vermesin. Devletimizi, milletimizi, ordumuzu, dünyanın neresinde Müslüman bir kardeşimiz varsa himayesi altına alsın inşallah. Selam ve dua ile…
İBRAHİM YAVUZ
