Akıncılar Dergisi Türkiye'nin Güncel, Doğru ve Seviyeli Haber ve Bilgi Portalı
Türkiye’nin son 10 yılda nelerle mücadele ettiğini hepimiz hem biliyoruz hem de yaşadık, yaşamaya da devam ediyoruz. 2011’de Suriye’de başlayan olaylar, 7 Şubat Mit Operasyonu, 17-25 Aralık Yargı-Polis Darbesi Girişimi, HDP’nin Meclise sokulması operasyonu, 15 Temmuz Hain Darbe Girişimi…
Bunların hepsi coğrafyasının dışına doğru ufuk açan Türkiye’nin önünü kesmek için yapılmış operasyonlardı. Suriye’deki Olaylar dışarıdan diğerleri ise içeriden Türkiye’nin etrafını sarmak için yapılmıştı.
Ama hiçbirinde başarılı olamadılar. Türkiye’yi ne içeriden ne de dışarıdan bitiremediler. Çünkü bu devletin başında yerli, milli, dirayetli, ne yapacağını bilen, kumaşı Anadolu tezgâhında dokunmuş bir lider ve onun yol arkadaşları vardı.
15 Temmuz’dan Allah’ın izniyle çıkan Türkiye, 16 Nisan Referandumu ve 24 Haziran Genel Seçimleri ile siyasi istikrarı sağlama yolunda çok önemli adımlar attı.
Şimdi de önümüzde çok önemli bir seçim var. 31 Mart Yerel Seçimleri. Tüm siyasi partiler aday belirleme çalışmalarına son sürat devam ediyor.
24 Haziranda kurulan hem Ak Parti-MHP Cumhur İttifakı hem de CHP-SP-İP Millet İttifakı 31 Martta partilerin durumuna göre il ve ilçelerde yer yer uygulanmaya devam edecek.
Ak Parti-MHP cephesinde çoğu il başkan adayı belli oldu. İller ve isimler üzerinde durmayacağım. Asıl değinmek istediğim başka bir konu. Henüz başkan adayları açıklanmayan il ve ilçeler üzerinde hep Ak Parti hem de MHP seçmenleri tarafından çok çeşitli söylemler var.
Biliyorsunuz ki daha önce MHP Lideri Devlet Bahçeli İstanbul, Ankara ve İzmir gibi mega şehirlerde aday göstermemiş ve Ak Partiyi destekleyeceklerini açıklamışlardı. Bunun üzerine de Başkan Erdoğan’dan bizim de jestlerimiz olacak haberlerini duymuştuk.
MHP de bazı il ve ilçelerdeki konumunu korumak istiyor. En azından bunları haberlerde, tv’lerde, gazetelerde görüyor, okuyor, duyuyoruz.
Hal böyle olunca özellikle MHP kanadında bazı yerlerde aynı isimlerle yola devam edileceği haberleri de ortalığı karıştırdı, spekülasyonlara neden oldu ve AK parti ve MHP seçmeni ses yükseltmeye başladı.
Önce şunu söyleyeyim: Daha hiçbir şey açıklanmadı. Açıklanmayan adaylar üzerinde suyu bulandırmaya gerek yok.
İkincisi MHP lideri Bahçeli belki her devlet adamının yapamayacağı bir büyüklüğü yapıp üç büyük şehirde aday çıkarmayıp Ak Partiyi destekleyeceğini söyledi. Şimdi bize düşen açıklanmayan ve üzerinde hala çalışılan illerden konulacak adayları saygıyla karşılamak ve bundan önce yaptığımız gibi gidip hak yolda olanlara desteğimizi göstermektir.
Ülkesini sevenlerle sevmeyenlerin (bunu çok aşırı tepki olarak görenler olsa da durum bu) belli olacağı önümüzdeki süreç çok önemli. Biz aday sevdalısı değil Cumhur sevdalısı olma mecburiyetindeyiz. Aksi takdirde şer ittifakına hizmet etmiş oluruz…
Selam ve dua ile…
İBRAHİM YAVUZ
