ÜMMETİN KABESİ

15 Temmuz darbe girişimi sadece Türkiye’ye yapılmış bir operasyon değildi elbet. İslam dünyasının hamisi rolünü üstlenen, koruyan, kollayan Türkiye’yi kontrol altına alsalardı zaten diğerlerini al aşağı etmek daha kolay olacaktı Emperyalist devletler için.

Ama bir noktayı gözden kaçırmışlardı. Türkiye’yi Türkiye’den ibaret sanmışlardı. Ama öyle değildi. Allah’ın yeryüzünde kendisine ayırdığı yer olan Kabe’de dahi Türkiye için dualar ediliyordu.

Ben de Kabe’nin kısa bir tarihi serüvenini yazayım istedim. Şimdi gelin bu kutsal mekânı, biraz daha yakından tanıyalım…

Kabe ilk kez Hz. Adem tarafından inşa edilir. Nuh Tufanı ile de yıkılır. Bu haliyle binlerce yıl gizli kalır Kabe’nin yeri ta ki Hz. İbrahim onu bulana ve inşa edene kadar. Hz. İbrahim oğlu Hz. İsmail ile Kabe’yi ziyaretleri sırasında Allah’ın emri ile Kabe’nin temellerini bulur ve yeniden inşa eder.

Tabi Kabe ilk inşa edildiğinde üstü kapalı değildi. Sadece dört duvar ile etrafı çevriliydi. Yağan yağmurlar zarar vermeye başlayınca üstünü örtmek bir zaruret halini alır.

Yağan yağmurlar Kabe’ye büyük zarar vermektedir. Ebrehe’nin bu konuda başına gelenler herkesin malumudur. Halid Bin Velid (ra) Hazretlerinin babası Mugire, bu işe girişir bizim maksadımız Kabe’yi tamir etmek diye. Temel taşlarına gelindiğinde taşların oldukça eskimiş olduğunu gören Mugire bu taşları sökmeye kalkışınca Kabe ilk kez sallanmıştır. Bu taşlara dokunulmaması gerektiğini anlayınca da bırakmıştır.

Kabe’nin bir önemli tamiratı da Emeviler döneminde olmuştur. Emevi saltanatının hareketleri sonucu çıkan kargaşadan Kabe de etkilenir ve tamirata ihtiyaç duyar. Hz. Ebubekir’in torunu Abdullah bin Zübeyr (ra) Kabe’yi tamir ettirir ve sütün sayısını 6’dan 3’e indirir.

Kabe’nin son tamiratı ise Osmanlılar döneminde gerçekleşmiştir. 1610 yılında yağan yağmur sonucunda oluşan sel, Kabe’nin üç duvarının yıkılmasına sebep olmuştur. Sultan 1. Ahmet tamir için adım atar ama 28 yaşında vefat eder. Tamirat ise oğlu 4. Murat’a kalır. 1629’da yeniden inşa edilmeye başlar. İnşaat sırasında 600 hafız Kabe’nin etrafında dizilmiş, sürekli Kur’an okunmuştur.

İslam dünyasının en kutsi yerlerinden biri olan Kabe, şüphesiz ki Allah’ın evi ve Hz. Peygamber’in canı pahasına onu korumak için her şeyini ortaya koyduğu, koruyup kolladığı yerdir. Bugün bize düşen şey; bizim için yapılan duaları ihmal etmemektir. Bunun için kaygılarımızı, nefretlerimizi, düşmanlıklarımızı bir kenara bırakmalı ve islam aleminin bekası için elimizden geldiği kadar mücadele etmeliyiz.

Selam ve dua ile

İBRAHİM YAVUZ