Başkanlık tartışmaları…İyi mi yoksa kötü mü olur?
Herkes çok anlıyor ya… Herkes, lehinde-aleyhinde konuşuyor.
Üstelik: Henüz ne oludğu da belli değil… Buna rağmen, kimisi fekalet tellalı kimisi güzellemeler peşinde.
Bendeniz ise:”Kurabilirsek eğer” diyorum.
“Kurabilirsek eğer, Cumhuriyet Tarihi boyunca, “sıfırdan” bir “teşkilat”ı “Biz” kuracağız.
Evet… Sıfırdan bir teşkilat.
Mesela: Hilafet, Evkaf ve Şeriyye Vekaletini kalıdırıp da, yerine, “Diyanet İşleri Başkanlığı”nı kurar gibi…Üstelik de, neyi yıktığını söylemeyip de “Diyaneti ben kurdum ben” der gibi.Yapınca, böyle yapacaksın.
Yıkacaksın ve yeniden kendi istediğin gibi yapacaksın. Sonra da “Ben yaptım ben… Dokunanı yakarım” diyeceksin.
Yapabileceksen,yaptıktan sonra bunu da diyeceksin.
Demesen de , deme hakkını mahfuz tutacaksın: Eğer günü gelirse diyeceksin.Şimdiki zamanda, “Cumhuriyeti biz kurduk” diyenlerin dediği gibi….
“Başkanlık” demek, “Cumhurbaşkanlığı” yıkılmadan olmaz. Başkanlık oldu ise Cumhuriyet yıkıldı demektir
C.umhurbaşkanlığı adı ile “kod”lanmış sistem gidecek, “Başkanlık” adı ile “kodlayacağımız” sistem gelecek.
Kelimelere takılmayın…Yani… “Vaaay Cumhuriyet yıkılacakmış” demeyin. Bunun tersi de olabilirdi.
Cumhuriyet, aynı devlet içinde, padışahlık kodlarını kaldırdı, kendisine özel ve güzel bir kodlama ile yeni bir sistem kurdu.
Şimdi de öyle olacak: Yeni bir kodlama ile yeni bir düzen kurulacak.”Kurabilirsek eğer” aynen böyle olacak.
Böyle olmayacaksa, hiç bir değeri de olmayacak… Değersiz işlerle ne olursa bu da öyle olacak.
“Başkanlık” diye “söz” edenlerin zihninde böyle bir şey var mı bilmem.Ben böyle derim… Yoksa eğer:
Bu seferden sonra, kim beni ne kadar mecbur etmeye çalışırsa çalışsın:
Kendi canım pahasına, bunları, asla korumayacağım.
Gidin: Ölecekseniz ölün. Diyeceğim.