Çarşamba , 18 Aralık 2024
Son Dakika Haberler
Ve bir diktatör daha devrildi.

Ve bir diktatör daha devrildi.

Suriyede 54 yılllık zulümden sonra, işkence, baskı ve devlet terörünün mimarı olan BAAS Rejimi yıkıldı. Bir put daha devrildi. Kibrinden yanına yaklaşılamayan Esed sessizce Suriyeden sıvışarak kaçtı. Nereye gittiği bile belli değil, adeta buharlaştı, yokluğa karışmış gibi.

Baas rejimi ve diktatör Esed ailesinin kadim dostu İran önce, o meşhur blöflerinden birini savurarak Esedin yanında durduğunu ilan etti. Suriye halkının sabır taşı çatladı ve yıllardır biriken öfkesi bir baraj gibi patladı.

Bu öfke selinin karşısında yıkılmaz denilen o zalim meşhur BAAS rejimi çatırdamaya başlayıp birkaç günde tuz buz olup yıkıldı. Halkın öfke seli karşısında tutunamayan katil Esed ordusu Suriye Milli Ordusunun önünde çer çöp gibi dağılıp sele kapılıp bitti. Hepsi de firavunun Kızıldenizde boğulduğu gibi helak oldu. Canlarını kurtarabilenler arkalarına bakmadan kaçtılar. Bu kaçış, yokoluş fermanlarını veren o kaçış…

Bu zafer karşısında İran aslanının kükremeleri çakal havlamalarına dönüştü. Sonra da dilini yuttu sessizce. Lübnan Hizbullahı ile Suriyedeki Müslümanlara yaptıkları zulüm, işkence, baskı ve Şia terörünün günahının vebal ve sorumluluğu altında ezildiler, büzüldüler. Şimdi sesleri kısıldı. Aslan sesleri çakal seslerine karıştı.

Rusya ise, kendini yardıma çağırarak kendi halkını savaş uçakları ve Rus füzeleriyle onlara katlettiren Esede bir türlü söz geçirememenin ve kullanışmış olmanın psikolojisi içinde suçlu kediler gibi Lazkiye ve Tarsustaki üslerine kapandı. Onlarda telaş içinde tas ve tarakraklarını toplama, bavullarını hazırlama telaşında Moskovadan gelecek sese kulak kabartıyorlar.

Suriyede acımasızca Halkın üzerine bombalar yağdıran ve kitle ölümlerine imza atan katil Rus ordusunun askerleri, şimdi de; Ukrayna’ya karşı Rus cephesinde Rusya’ ya savaşmak üzere yardıma gelen Kuzey Koreli çekik gözlü bodur kardeşlerine destek ve yardım etmeye gidecekler.

Bölgenin başbelası İsrail Lübanan ve Gazzedeki katliamlardan ötürü başı beledan kurtulmuş değil. Sınırlarını koruma korkusuyla yüzleşmekteler. Amarikan yardım ve desteğini artık eskisi gibi arkalarında görememenin kaygısıyla uykusuz gecelerle sarmaş dolaş yarın ne olacağını düşünmekteler. Amerikan destekli PKK ve yandaşları Irakta can çekişmenin acısıyla, şimdi de Suriyeden nereye gideceklerini bilemez konumda, şaşırmış ve apışmış durumdalar. Belki de, Suriye çölünden İsraile bir yol bulabilmenin karanlık telaşı ve çıkmaz yolunu aramaktalar.

Ve kendini dünyanın jandarması sanan ABD askerleri bir tilki kurnazlığında, bir domuz sessizliğinde ininde öyle bekliyor. Na’ber Joni? Tabanları yağlayıp Irak’a kaçmak için bir deve gönderilsin mi? Pardon’ sizin dev bir ordunuz ve uçaklarınız var ya!

Bu savaşta en etkin ve kalıçı rol oynayan Başkan Tayyip Erdoğan liderliğindeki Türkiye Devleti oldu. Bütün zorluklara, kaypak iç muhalefete, ekonomik kıskaç ve siyası baskılara rağmen o Suriyeli kardeşlerine her ne pahasına olursa olsun sahip çıktı. Onları bağrına bastı.

Tarih; mazlumlara ve kardeşlerine sahip çıkanları asla unutmaz. Her ne pahasına olursa olsun Müslüman Müslüman kardeşlerini terk etmez. Kim, mazlumları terketmezse Allah da onların yardımcısıdır. Ve onlar vefalı insanlar nazarında unutulmaz ve vazgeçilmezler sınıfındandır.

Bir de Türkiye ve dünyada , Müslümanların Suriyede hakim olmasından ve başarısından ürken, korkan, gocunan ve onların zaferini hazmedemeyen emperyalist güçler ve ülkemizdeki uzantıları ve uşakları yerli münafıklar var. Biz Suriyede bir put daha yıkıldı derken, onlar da Müslümanlara olan kin, nefret ve düşmanlıklarından dolayı hazımsızlıklarından kahroluyorlar. Suratlarından düşen bin parça. Dilleri yılan dili gibi çatal ve iğrenç.

Firavun soyluların kaderi kahır denizinde boğulmaktır. Müslümanların görevi ise, put kırmak ve Hakkı zamana ve mekana hakim kılmaktır.

Arif Altunbaş *

Tüm Yazıları →

Ayrıca Bakınız

Biden gitmiş, Trump gelmiş neyime…

Biden gitmiş, Trump gelmiş neyime…

Arif altunbaş Dünyanın en büyük ekonomisi, askeri gücü ABD, dünyanın en büyük baskı zulüm işkence ve …

DERGİDEKİ DİĞER YAZILAR



Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir