Bir oy bir insan, bir insan bir millet, bir millet bir vatan demektir. Vatan demek özgürlük ve bağımsızlık demektir. Özgürlük ve bağımsızlık büyük Türkiye demektir. Bütün bunlar herkesin kendi dini, imanı, ahlakı ve karakteri doğrultusunda kendi tercih ve seçimini yapması demektir.

Kime oy veriyorsan ver. Verdiğin ve vereceğin oy senin göğsünde taşıdığın kalbin hastalıklı bir kalp mi, iman dolu bir yürek mi olduğunu gösterecektir.  Bir oy vermek;  gönül vermek, kalp vermek ve Allah tarafından sana verilen can, mal, ırz, namus, vatan, millet ve din emanetine sahip çıkmak demektir.

Bir oy vermek; Allah’ın tarafında mı yoksa şeytanın tarafında mı olduğunu göstermektir.  Verdiğin her oy; ülkemizin, bağımsızlığı, özgürlüğü veya köleliği  ve esareti tarafında mı, olduğunu gösterir.

Bir oy; vatanımızın, milletimizin, evlatlarımızın ve ülkemizin geleceği nerede, kimin tarafında, hangi yöne doğru olacağını tayin etmek ve belirlememek demektir.

Bir oy demek; vatanıma, milletime, dinime, medeniyetime, tarih ve kültürüme el uzatanların ellerini kırmak, dil uzatanların dillerini koparmak veya kör, sağır, ruhsuz ve dilsiz şeytan olup b emperyalizmim tarafında yer almaktır.

Doğru zamanda, doğru adama oy vermek; toprak, su, hava, okunan ezan ve Kur’an, dalgalanan bayrak’a sahip çıkmak demektir. Düşmanın anlının ortasına oturttuğun kurşun gibi bir yumruk ve suratına patlattığın Osmanlı tokadı demektir.

Bir oy demek; bir mıh bir nalı, bir nal bir atı, bir at bir kumandanı, bir kumandan bir orduyu, bir ordu bir milleti düşman işgali altına almaması için tüm tedbirleri almak, hazırlığını yapmak, doğru olanı seçmek etinle kemiğinle, dininle imanınla vatanını ve milletini savunmaktır.

Bir oy demek; nerede ve kimlerle birlikte olduğunu iyi bilmek ve ona göre hareket etmek, bu gün, yarın ve geleceğine sahip sahip çıkmaktır.

Bir oy demek; vatan ve milletinin düşmanlarıyla iş birliği yapan yerli ve yabancı tüm alçaklara karşı direnmek, iç ve dış düşmanlarına hak ettikleri dersi vermektir.

Bir oy demek; emperyalizmin uşağı, batının köpekleri ve milletimizin yüz karası ikiyüzlü yalancı ve sahtekarlara, düşmanlarımızın ortakları yerli münafıklara ve onların aptal, ahmak, şuursuz dost ve müttefiklerinin karşısına aslan gibi dikilmektir.

İşte biz bunun için yamuk ve çarpık altılı tahra bacak, 9 kocalı Hürmüz gibi fırıldak olan ABD patentli, Haçlı uşağı zillet ittifakına karşıyız. Biz, bunun için milletin yüreğinden bir iman meşalesi gibi fışkıran doğru adam Başkan Erdoğan’ın yanındayız.

Emperyalizmin köleleri, (ermeni rum yunan, yahudi) artığı gavur aşıkları, PKK’ nın satılmış dost ve yandaşları, İslam düşmanı Ebu cehlin yandaşları ile yola çıkan, Hakkı bırakıp da batıla sapan, özgürlük ve bağımsızlığımızın karşısında batının işgalci güçleriyle birlikte dikilen, üç beş oy ve milletvekilliği hesabına düşmanlarımızın işgal, istila ve sömürü projelerinde figüranlık yapan emperyalizmin kuklası; temelsiz temellerine, stratejik sığlıkların yanaşmalarına Davos’un gebecanlarına, iyi takım dedikleri kötülerin karması ahmakların anasına, aptalların babasına, İslam ve Türkiye düşmanlarının danasına karşıyız.

Unutma Müslüman! Düşmanlarımızın yayından fırlatılan kin ve nefret oklarına, dağ ve şehir eşkıyasına, onların patronlarına ve efendilerine karşı bizim yüreğimizde 100 yıllık biriktirdiğimiz hesaplaşmamızın faturası var. Bu savaş sürecek Türkiye özgürleşinceye ve tam bağımsız oluncaya kadar.

İçlerinde inanç iman, vatan millet sevgisinden bir kırıntı taşıyan İslam’ın ve Türkiye’nin aydınlık çocukları, Horasan erleri ve erenlerini evlatları, Yeniden Büyük Türkiye’nin mimarları gençler bizi duyuyor musunuz?

Ve siz ey! Ezan, Kur’an, cami, Müslüman düşmanlarıyla el ele tutuşanlar, kıblesini şaşırmış şaşkınlar,  Hz. İbrahim kavgasının karşısında putların ve putperestlerin yanında saf tutanlar, onları destekleyen milliyetçiler, muhafazakarlar, vatan ve milletini ABD, İngiltere ve Almanyanın bitpazarında Londra tefecilerine ve hamburger partilerinde satanların peşinde koşanlar, sizler kime ve nereye hizmet ettiğinizin farkında mısınız? Neyin gayreti, mücadelesi ve savaşı içindesiniz siz? Sizler hiç Allahtan korkmaz, kuldan utanmaz, vatan ve milletiyle geleceklerinizi düşünmez misiniz Yılan, akrep ve kırk ayakla aynı çuvala girip ısırılacağınızı hi mi hiç düşünmezsiniz?

Herkes Nemruda ve Firavuna lanet okuyup karşı çıkabilir, ama asıl olan ağzında bir damla su ile Hz. İbrahim’i yakacak ateşi söndürmeye koşan karınca gibi olmak, Firavunun zulmüne karşı Hz Musa’ nın yanında olmak, emperyalizme ağababalarına ve sömürünün taşeronlarına karşı mazlumların cephesinde olmak, nemrut ve firavun soylulara karşı dişe diş savaşmaktır. Bu savaşta bir oy demek; düşmanın tarafına öfkeli bir bakış, okkalı bir tükürük, Mina’da şeytan taşlar gibi bir taş fırlatmaktır.

Bir oy Hz. İbrahim’in elindeki balta, Hz. Musa’nın elindeki asa’ dır. Bir oy şeytanın kafasına Allah’ı Ekber diyerek fırlatılan bir taştır. Bir taş da sen fırlat kardeşim şeytanın ve emperyalizmin uşakları ve yavşaklarına…

Bir taşta sen at Allah adına, Allah aşkına… Bir taş ol ve düş vatan, millet, islam ve Türkiye düşmanlarının kafasına. Cumhur ittifakı ve Başkan Erdoğan tarafında dur, iyi nişan al, tam 12’den vur.

Sefer ve çalışmak bizden, zafer ve takdir Allah’tandır.

Arif Altunbaş, Haber 7