Yedi Haziran seçiminde sonra % 13 oy alınca savaş naraları atan şımarık PKK ve HDP’ liler bu tarihten itibaren şimdiye kadar yapılan 283 terörist saldırının da mesulleri ve katilleridirler.
Silahlı kuvvetlerimizin son günlerde PKK kamplarına yaptıkları yoğun saldırılardan sonra şimdi de ”BARIŞ BARIŞ” diye adeta yalvarmaya başlamaları PKK ve HDP ‘ın klasik ikiyüzlü oyunudur. Silahları terk edip barış masasına oturuncaya kadar bu taşeronlara ve bunlarla birlikte hareket eden solcu, paralel, ateist tüm ihanet cephesine asla güvenilmemeli ve fırsat da verilmemelidir.
Türkiye’nin artık yalancı ve ikiyüzlü taşeronlarla kaybedecek bir zamanı yoktur. Evet; silahlar çözüm değil ama, kandan, kinden beslenenlerin barışı silahların gölgesinde tesis etmek için sizi zorlaması sizi de silaha sarılmaya mecbur kılabiliyor.
Ülkesini, milletini ve çıkarlarını güvenlik altına alması her ülke gibi Türkiye’nin de hakkı ve o ülkenin yapması gereken 1. vazifesidir.
Herkesin anladığı dilden konuşmak belki ”BARIŞIN” daha iyi anlaşılmasına, kıymetinin bilinmesine vesile olacaktır.
”HAZIR OL CENGE, İSTER İSEN SULHU SALAH” sözden, laftan anlamayan, anlamak istemeyen ikiyüzlü şımarık taşeronlar ve düşmanlar için söylenmiştir.
Artık Türkiye PKK, İŞİD, ESED ve terör belasından mutlaka kurtulmak için elinden gelen her şeyi yapmalıdır.
Barış, özgürlük ve bağımsızlığın yolu -gerekirse – bazen de savaştan geçer. Onu göze alamayan milletler yabancı ve düşman güçlerin oyuncağı haline gelir. Başları bela ve musibetten bir türlü kurtulmaz.