Perşembe , 21 Kasım 2024
Son Dakika Haberler
İBADET EDİYORUM DERKEN, İHANET ETMEK

İBADET EDİYORUM DERKEN, İHANET ETMEK

Bilmiyordunuz, fark edemediniz, anlayamadınız, bulunduğunuz cemaat sarmalı içinden kopamadınız ve daha her ne bahaneniz varsa var. Anladık.
Artık durduğunuz yerin delik deşik, sağı solu çarpık, binlerce yara almış çürük ve en azından enkaz altında kalmış şaibeli bir zemin olduğunu, içinde bulunduğunuz cemaatin, birlikte olduğunuz abilerin, ablaların, insanların dinimize, milletimize, ülkemize tarif edilemeyecek kadar büyük yaralar açtığını, zarar verdiğini, darbe vurduğunu siz de gördünüz.
Ailenizle, kardeşlerinizle, vatanınızla, insanınızla karşı karşıya getirildiğinizi en acı, en trajedik, en kötü bir şekilde yaşadınız, hala yaşamaktasınız.Ve bu haksızlık karşısında susma refleks ve ahlakınız devam ederse de yaşayacaksınız.
Karıncayı bile incitmeyeceğini sandığımız insanların içinde nice canavar ruhlu insanların yetiştirildiğini, bunların gözlerini bile kırpmadan müslüman kardeşlerinin, annelerinin babalarının , masum insanların üzerine tankları sürdüğünü, kurşunlar yağdırdığını ve savaş uçaklarıyla düşmana saldırır gibi saldırdıklarını biz yaşadık, siz de şahit oldunuz.
Cemaatinizin sizin tarafınızca bile bilinmeyen karanlık hedefleri için yapılan hırsızlıklar, haksızlıklar, baskılar, adam kayırmacılıklar, sizden olmayan insanların yenilen hakları, gaspedilen hukukları, milletten toplanan paralarının verilemeyecek hesapları, bunların bir çoğunun amaçlarının dışında kullanıldığını, harcandığını bizzat sizde duydunuz.
Sadece Allaha ibadet aşkıyla çıktığınız bu hizmet yolunda hizmetin dışında birçok melanetler, ihanetler, rezaletler ve safaletlerle uğraşan bir cemaat üst yapısı tarafından yönetildiğinizi daha hala anlayamadın mı ey müslüman?
Anlayamadınız ise, bundan önce olduğu gibi, bundan sonra da başınıza gelecek bela ve musibetlere, Allahın divanındaki veremeyeceğiniz hesaba şimdiden hazır olunuz!
Eğer olan bitenleri anladınızsa; cemaatinizin tabanındaki ibadetle uğraşan müslümanlar olarak bu yapı ile aranızdaki mesafeyi belirleyin! Yalana, talana, hainlere ve ihanete karşı çıkın! Bizim bu kirli işlerle, sahtekarlık ve sahtekarlarla, hainler ve ihanetlerle ne kalbi, ne de fiili hiçbir alakamız yoktur diye haykırın! Biz onlardan ve onlar gibi değiliz deyin!
Yoksa;işlediğiniz yanılgı, hata, günahlar yüzünden kendi geleceğinizi ve çocuklarınızın geleceğini kararatmayın! Allaha vereceğiniz hesabı düşünün! Onun bunun kınayıcılığından değil sadece Allahtan ve O’na vereceğiniz hesaptan korkun!
Gerçekten ibadet niyetiyle bu işin içine girdiniz ve ibadet için çalışıyorsanız müslüman kardeşlerinizi şehit eden, vatan ve milletine ihanet eden bu asker, polis ve bürokrat bozuntusu katillerle aynı safta, aynı cemaattte, aynı cephede olamadığınızı gösterin! Katiller, hırsızlar, gasıplar vatan ve millet hainleriyle birlikte olmak, onları kalben de olsa savunmak, desteklemek ibadet değil, olsa olsa cehalettir, hatta ihanettir.

Arif Altunbaş *

Tüm Yazıları →

Ayrıca Bakınız

Karanlık aydınlar ve yerli yabancılar

Karanlık aydınlar ve yerli yabancılar

Arif Altunbaş Türkiye gibi kendi kimliği, benliği, medeniyeti ve kültüründen koparılmak istenen ülkelerde, “aydın” kavramı, …

DERGİDEKİ DİĞER YAZILAR



Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir