Kimi ekonomistler, stratejistler, siyasiler, devlet adamları, köşe yazarları 2020 çok garip bir yıl olacak yorumunu yapmışlardı. 2020’nin ilk dört ayına baktığımızda gerçekten de öyle oldu. Dünya kış uykusuna çekildi. Ama derin yapılar amaçlarına ulaşmak için müthiş bir motivasyonla gidiyor…
Çin’e olanları tecrübe ettik. Hatırlayın, Çin, daha 2020 gelmeden, herkes tarafından, Doğu’dan gelen dev olarak konuşuluyordu. Kuşak-Yol, İpek Yolu Projesiyle… 2020’nin başlarında, 1,7 milyarlık Çin hayalet ülkeye döndü. Ticaret hacmi büyük oranda azaldı, üretim durdu. BATI’dan gelen akıl, ÇİN’e stop demişti.
Peki asıl hedef Çin miydi sadece? Bunun cevabını kesin olarak evet demek mümkün değil. Çin şu an normale döndü. Koronavirüsle asıl mücadele merkezi Avrupa oldu. Bir virüs, koskoca Avrupa’yı avuçlarının içine aldı, problemlerini, sorunlarını gün yüzüne çıkardı.
Virüsle verilmek istenen mesaj sadece Çin’e değildi yani. Tüm dünyaya biz olmadan yeni dünya düzenini, ekonomik düzeni, ticari ilişkileri kurdurtmayız deniyordu.
2020 öncesi mücadele merkezi Suriye iken, şimdi ise Çin-Avrupa ekseni. Türkiye ise bu eksenin tam ortasında. Geçiş noktasında olmasına rağmen Türkiye, bu süreci çok iyi yönetti. Yabancı tv kanalları bunu konuşuyor. Tabi bu biraz da Türkiye’nin olaya sistem odaklı değil, insan odaklı yaklaşmasından kaynaklı. Devam edelim, süreç nereye evrilmek isteniyor, asıl üzerinde durmamız gereken bu…
2011’den beri savaşla, yakıp yıkmakla, talan etmekle, yok etmekle yapılamayanı virüs 4 ayda yaptı. Yani silahın yapamadığını gözle görülemeyen virüs gerçekleştirdi. Bir taşla iki kuş… Şu an Suriye’yi konuşan var mı? Yok. Herkes Korona ile yatıp korona ile kalkıyor.
Derin ABD’nin dergisi Der Spigel’in kapak sayfasında yer alan, Erdoğan-Putin-Trump-Jinping dörtlüsünün oluşturduğu birliğin dağıtılması amacı yerine getirilmeye çalışılıyor. Bu nedenle Derin ABD’nin, Derin Londra’nın, Suriye’yi yok ederek Türkiye’yi sürpülase etmeye çalışması, 10 yıldır bunu başaramayıp en son çareyi virüste araması bunun en açık göstergesi.
Balinadan, yarasadan bulaşmış, yaşlı nüfusu azaltmak için böyle yapılmış, sağlık örgütleri bu virüsün laboratuvarda üretilmediğini söylüyor… Bunlar hedef saptırmaktan başka bir şey değil. Çin sadece 1-2 aydır yarasa yemiyor. Adamların yediği her şey bir garip. Bu nedenle COVİD-19 virüsünün laboratuvar yapımı olduğu açık ve net…
Nedeni de belli: paylaşımcı dünya düzeninin önüne geçmek, düzene tek başına hakim olmak. Bunun için de her yolu deniyorlar.
Ayrıca bunu yapanlar, inanışlarının da gereği olarak görüyorlar bunu. Siz de çokça duymuşsunuzdur Evanjelizm, dünyada tek düzeni hakim kılmak pahasına yakıp yıkmayı kan dökmeyi felsefe! haline getiren sapkın bir inanış. Hadise bundan ibaret…
Bunun için de her yolu mübah olarak görüyorlar. Bunlar bize saçma geliyor olabilir, işin içerisine inanış girdiği zaman o sınırların içerisine kimse giremez, zaten müsaade de etmezler…
Derin ABD’nin kurmak istediği bu yeni düzen için aslında uzun zamandır konuşulduğu söylenen ancak şimdilerde dillendirilmeye başlanan yeni para birimi IMFCOIN, yeni düzenin para birimi olarak görülüyor. IMFCOIN’le birlikte artık elde para kalmayacak, para da sanal hale gelecek.
Her şey Çin’in ticaretin merkezi olmasının engellenmesi için. IMFCOIN de bunu garanti ediyor. Böylelikle Doğu’dan gelen Çin yerine, Batı’dan gelen ABD (Derin ABD) kullanılacak. Korona’nın da tamamen bunun için üretildiği söyleniyor.
Sonuçta atılan her adım, dünya nizamına hakim olmak, ekonomik düzeni yeniden dizayn etmek için… Artık bütün devletler bunun farkında. Türkiye de öyle… Bakalım bekleyip göreceğiz. Tedbiri elden bırakmayacağız. Yoksa geleceği elde etmek isteyenlerden değil, geleceğe sahip olanların birer kolu oluruz. Yine de her şeyi Allah bilir…
Selam ve dua ile…
İBRAHİM YAVUZ