2024 Avrupa Futbol Şampiyonası ev sahipliği için Türkiye geneli herkes umutluydu. Euro 2016’yı 7’ye 6 Fransa’ya kaybetmiştik. Ama o zamandan bu yana çok zaman geçmişti ve her şey Türkiye için oldukça iyi gidiyordu. Çok hevesliydik. Almanya nasıl olsa çok turnuva düzenlemişti, bu sefer bize verirler diye düşünmüştük. Evet, genel kanı böyleydi.
Ama ben her zamanki gibi Türkiye’ye olan kötü bakışın burada da işin içine gireceğini, Almanya’nın arkasında lobinin olduğunu dolayısıyla Türkiye karşıtı bir karar çıkacağını düşünmüştüm. Öyle de oldu. Karar 12’ye 4 Almanya lehine çıktı. Şaşırmadık, UEFA Başkanı Ceferin’in açıklamaları ise gülünç ötesiydi.
Oylamanın oldukça demokratik olduğunu, şeffaf bir ortamda yapıldığını söyleyen Ceferin, Türkiye’de bazı risklerin olduğunu, insan hakları aksiyon planının eksikliğini, otel kapasitesinin kısıtlı olduğunu, birçok şehir için endişelerin olduğunu söyledi.
Bir kere bu açıklamaları bir değerlendirelim. Öncelikle seçimin demokratik bir ortamda olması, yani seçimde bir Alman üyenin oy kullanmaması, oy kullananların Türkiye karşıtı olmadığını göstermez. İkincisi, insan hakları riskinden bahsedilmiş açıklamada. Türkiye, insan hakları konusundaki ilerlemesini, sosyal devlet olma özelliğini bu dönemde başardı. Yetmedi, 2011’den bu yana devam eden Suriye iç savaşından dolayı göç etmek zorunda kalan yaklaşık 3,5 milyon insana ev sahipliği yaptı ve hala da devam ediyor. Buradan Avrupa en ufak bir zarar bile görmedi. Aksine Avrupayı mülteci akınından kurtaran Türkiye oldu. Buna rağmen tutup da hala nasıl insan haklarından bahseder bir UEFA kurulu anlamak gerçekten güç.
Otel kapasitesi deniyor, Türkiye bu konuda hiçbir sıkıntı yaşamaz. Yapılan statların modernizasyonu tartışılmaz derecede iyi. Buna ek olarak oteller de oldukça yeterli. Ki Ceferin’in açıkladığı gibi yetersiz olsa bile 2024’e daha 6 yıl var. O zamana kadar bu sıkıntılar rahat bir şekilde aşılır. E tabi söz konusu Türkiye olunca aşılmaz.
Bunları dile getiren UEFA, daha az bir zaman önce hem de Almanya milli takımında yıllarca hizmette bulunmuş, dünya şampiyonluğu yaşamış Mezut Özil hakkındaki ırkçı tutumlar dolayısıyla meydana gelen gelişmeleri neden değerlendirmez! 2024 ev sahipliği için Almanya Hükümeti’nin Almanya Futbol Federasyonu’na olan tavrını, halkın isteksizliğini neden görmezden gelir! Buna rağmen ev sahipliğine oldukça aç bir ülke olan Türkiye’nin bu durumunu neden gözden kaçırır veya görmezden gelir!
Ben kısaca özetleyeyim… Birincisi Türkiye Müslüman bir ülke. Ki Yugoslavya bile bu coğrafyayı en son 30 sene önce temsil etmiş ev sahibi olarak. İkincisi Almanya’nın bu alanda oldukça lobi sahibi olması. Yani oy kullananlar Alman olmasa bile Alman yanlısı dolayısıyla Türkiye düşmanı çok üye var. Daha sonra Türkiye her konuda çok göze batıyor ona göre. Her şeylerine çomak sokuyor. Tabi vermezler böyle bir Türkiye’ye…
He, söylemeden bitirmeyeyim, Can Dündar, demokrasisi olmayana top bile verilmez demiş. Senin gibi vatan haininden de başka bir açıklama beklenemezdi zaten. Patentin sağlammış. Son söz: Buna rağmen çomak sokmaya, yolumuzda dimdik yürümeye devam… Bunu bile devlete bağlayanlara ise diyeceğim şeyleri buraya yazamıyorum…
Selam ve dua ile…
İBRAHİM YAVUZ