Emin Batur
BİR YUNANLI VEYA BİR İNGİLİZE SALLAYABİLİR MİYDİN?
Ülkemizi
İngiliz ve Yunanlar işgal ederken onları kovmak için
Araplar bizimle omuz omuza savaşıyordu.
İnanmayanlar
Çanakkale Şehitliği’ne bir baksın. En çok şehit veren 3 ilimizin Şam, Humus ve Bursa olduğunu görecektir.
AMA
DURUM SANKİ BÖYLE DEĞİLMİŞ GİBİ…
…Atmosferi fuzuli yere kirleten lüzumsuz bir adam
Kafası da dumanlı bir haldeyken birden Arap turistleri gördüğünde kan beynine sıçrıyor.
Ü. Özdağ’ın söylemleri adamı nasıl etkilemişse artık
Gelen Arap turistlerin ülkemizi işgal etmek üzere olduğuna vehmediyor.
Durur mu?
Bıçağı öyle bir salladı ki,
Don Kişot yanında bir hiç kalır.
“BENİM ÜLKEM LAN BURASI…”
“Benim ülkem lan burası! Delikanlınız gelsin, ben Türk’üm Türk… Arap marap anlamam!”
Diyerek bıçağını gelişigüzel sallamaya başladı.
Bak sen hele!
Aramızda ne kahramanlar(!) varmış. Bu Don Kişot da olmasa ülkemizi az daha Araplar işgal edecekmiş
Ama şükür!
Bu sarhoş sayesinde ucuz kurtulduk
Ancak
Bu Don Kişot bıçağını yanlış yere sallamış.
Neden?
İSTANBUL’DA
KİMİN GÖZÜ VAR?
…Çünkü
Araplar hariç hemen hemen herkesin İstanbul’da gözü var. Neden Araplar hariç olduğunu yukarıda söyledim. Onlar ülkemiz kurtulsun diye zamanında gelip kanlarını bu uğurda akıtmışlar.
Peki, kimlerin ülkemizde gözü var ona bakalım:
YUNANLAR
Başta Yunanların gözü var.
Onlar bugün bile İstanbul’a “İstanbul” demez “Konstantinapol” derler. Bunun için de Avrupa ve Amerikalıların desteği ile 200’ün üzerinde Bizantist dernek ve vakıf kurarak menhus idealleri için çalışıyor,
Suriçi’nin bir Bizans kalıntısı olarak devam etmesi için gayret ediyorlar.
Fatih’te inşaat yapanlar bilir.
Suriçi’nde yapılan kazılarda çıkacak Bizans kalıntılarına mukaddes emanet muamelesi yapılıyor.
Binaenaleyh…
Havayı kirleten bu fuzuli mahlukat
Eğer o bıçağı
Bir Yunanlı turiste sallasa yine de hoş görmeyiz
Ama
“Adamın kafası kıyak.. Yunanların da İstanbul’da gözü olduğunu bildiği için bir cahilliktir yaptı” der geçerdik.
AYESTEFENOS
Veya
Bir Rus’a o bıçağı sallasa (sallayamaz ya!)
Aynı şekilde “Ruslar bir zamanlar Tuna’yı geçip Balkanlardan akarak, İstanbul’un önlerine kadar gelmiş ve o günkü adıyla Ayastefanos olan Yeşilköy’e Rus anıtı dikmişlerdi.
Ve
Ayastefanos Antlaşması ile
Birçok tavizler kopardıktan sonra ancak ülkemizi terk etmişlerdi.
(Rahmetli 2. Abdülhamid Han Hazretleri ince bir siyasetle Rusları masaya çekmiş ve Berlin Antlaşması ile o verilen tavizleri teker teker geri almıştı)
MONDROS
…Veya o bıçağı
Bir İngiliz’e sallasa.. yine hoş karşılamaz ama makul bir tarafını bulurduk.
Çünkü
Adamların ülkemizde gözü var.
Nitekim
1918-1922 yılları arasında ülkemizi işgal etmişlerdi
Ve
Padişahımızı almadan da gitmemişlerdi.. üstelik tüm isteklerini bize kabul ettirdikten sonra çekip gitmişlerdi.
(Hilafetin kaldırılmasından, yazının değiştirilmesine.. Ezanın susturulmasından kılık kıyafetimize kadar her şeyimiz İngiliz usulü yaptılar). Bugün bile İngilizlerin bize attığı kazığın faturasını ödeyebilmiş değiliz.
KANAL İSTANBUL VE ABD
…Veya o bıçağı
Bir Amerikan vatandaşına sallasa.. yine hoş görmeyiz ama adam o kıyak kafayla “ABD donanmasının Boğaz’dan geçişine canı sıkılmış
Bundan dolayı
O hareketi yapmıştır” der geçeriz.
KANAL İSTANBUL
Mevzu buraya gelmişken
Bir teşehhüt miktarı durup dünyadaki su yollarının ehemmiyetini arz etmeye çalışayım.
İNGİLİZ BÜYÜKELÇİSİ İLE
SADECE BALIK YENMEDİ
Dünyadaki
Tüm önemli su geçiş yolları Anglo-Saksonların hakimiyeti altındadır.
Eğer
Kanal İstanbul’u yapsaydık
Türklerin elinde olan önemli tek su geçiş yolu bu olacaktı.
Bundan dolayı
İmamoğlu’nun
İngiliz Büyükelçisi ile sadece balık yemeğine gittiğini sanıyorsanız yanılırsınız.
İmamoğlu başkan seçilir seçilmez Kanal İstanbul ile ilgili tüm dosyaları rafa kaldırdı
Ve maalesef Kanal İstanbul şimdilik başka bir bahara kaldı.
Bu kanalın
Ülkemiz için ne kadar büyük bir ehemmiyete sahip olduğunu
Başka bir yazıya bırakıyorum
Ancak
Münasebetsiz bir herifin yaptığı bu hareketin 5. Kol faaliyetlerinin bir parçası olduğundan şüphe yok. O sarhoş adamın belki bundan haberi bile yok ama durum budur!
NETİCE
Düşmanlarımızın 5. Kolu
Arapların ülkemize gelip yatırım yapmamaları veya seyahat edip döviz bırakmamaları için yoğun bir faaliyet içindedir.
Bu faaliyetin maksadı
Arapları ülkemizden kovup; Paris, Londra, New York vb. gibi Avrupa ve Amerika’ya gitmelerini
Binaenaleyh
Yatırım ve dövizlerini oraya bırakmalarını isterler.
Kayseri olayları.. Arap turistlere bıçak çekme vs. gibi olaylar bunun içindir.
Hatta
Kanal İstanbul projesinin iptali bile bunun bir parçası olup
Hepsi birbiri ile ilintili birer 5. Kol faaliyetidir.
Yani
Yaşadığımız hiçbir olay diğerinden bağımsız değildir.
12.07.2024