Aydın Aydın
Cumhuriyet de işte böyle 15 temmuz gibi resmen çalındı.
Kurtuluş savaşı laisizm için yapılmadı. Hilafetin devamı için yapıldı ve cumhuriyet ilan edildiğinde hilafet devam ediyordu.
Cumhuriyeti çaldılar ve hilafeti kaldırdılar.
Şimdi…
15 temmuz hain darbe girişimi oldu ve millet aynen kurtuluş savaşındaki ruh ile darbeye karşı koydu. Hedefinde ne laikliği korumak vardı ne de demokrasinin devamını sağlamak vardı.
Varsa yoksa müslümanların mevcut iktidarını korumak ve gelecek hakiki iktidarının yolunu açık tutmak vardı.
Lakin darbe savuşturuldu ve fakat sükunet oluştuktan sonra milletin korumak istediği ne varsa sanki darbe başarıya ulaşmış gibi hepsi görmezden gelindi ve her şeyin içi laiklik ve demokrasi denilen ne idugu belirsiz değerler ile dolduruldu. Milletin içine kan koyduğu iradesi böylece yine çalınmış oldu.
Anlaşılıyor ki…. İslam milleti küçük cihadı çok iyi yapıyor da iş büyük cihada geldiğinde resmen ve fiilen tosluyor ve çuvalliyor.
Büyük cihad diye bütün kitaplarımız “nefis terbiyesi” diye yazıyor. Hepsi böyle yazıyor.
En son İbrahim Canan hocanın kutub u sitte şerhinde mevcut hadisin serhine baktım… O da öyle yazıyor. Bir iki kere hadis tekrarıni yapmış ve bir kaç kere de nefis teelrbiyesi kelimeleri… Al sana hadis şerhi… Hem de profesör dilinden.
Halbuki hadis düzen kurmayı ve korumayı ifade ediyor
Eğer büyük cihadı kendi nefsimizle fiskos yapmayı ogutlemek şeklinde değil de toplumun düzenini kurmak ve korumak şeklinde anlasaydık ve böylece ilmihal haline getirseydik kurtuluş savaşından sonra cumhuriyetimiz, 15 temmuz darbesi teşebbüsünden sonra kazandığımız zafer de laiklik ve demokrasi diye çalınmaz ve çalınamaz idi.
Silahla yapamadıklarını silahsız mi yapabilecekler idiler?
Bilseydik yapamazdılar ama şimdi yapabildiler.
Çünkü bilmiyoruz. Bildiklerimiz de yanlış bilgiler.