Perşembe , 21 Kasım 2024
Son Dakika Haberler
ZARUHİ KADIN, FETÖ  KAREKİN PASTIRMACIYAN,  İTTİHAT TERAKKİ  VEBA VE KORONA

ZARUHİ KADIN, FETÖ KAREKİN PASTIRMACIYAN, İTTİHAT TERAKKİ VEBA VE KORONA

ZARUHİ KADIN, FETÖ  KAREKİN PASTIRMACIYAN,  İTTİHAT TERAKKİ  VEBA VE KORONA

100 yıl geçtikten sonra olay ve kişilerin nasıl da tetabuk ettiğini (örtüştüğünü) görmek hayret edilecek bir şeydir.

ZARUHİ KADIN

KAREKİN PASTIRMACIYAN VE FETÖ

Mesela

Zaruhi adlı Ermeni kadının takip ettiği yöntem FETÖ hareketine ne kadar çok benziyor.

Ama

Mevzuya girmeden önce şöyle bir 100-150 yıl geri gitmemiz gerekiyor.

1890’lı yıllar:

Osmanlı çöküş dönemine girmiş

Ancak

Arkasında 600 yıllık muazzam bir medeniyet var.

Haliyle günlük yaşantı adap ve usulleri bugünkü hayat tarzımızdan çok farklı…

Mesela

Mahalle aralarında serpiştirilmiş konaklar var.

Bu konaklar mahallenin muhtacına, yoksuluna, duluna yetimine kapıları her zaman açıktır.

Bu konaklarda 40-50 hizmetli bulunurdu.

Seyisler, arabacılar, ayvazlar, aşçılar, tayalar, cariyeler, halayıklar, kahveciler, bahçivanlar, mürebbiyeler, Rum hizmetçiler vs. bu konakların demirbaşlarıydı.

Ayrıca

Günübirlik veya birkaç günlük yatıya kalan misafirler bu sayıya dahil değil.

Konağın

Bir de el mahareti olup kızlara birşeyler öğretmek için gelenler veya konağa gelip sergisini açan bohçacıları da dahil edersek,

Misafiri geleni gideni ve hizmet edenleriyle birlikte sıradan bir konak..en az 100 kişiye ev sahipliği yapardı.

ZARUHİ KADIN

Konağa

O günün şartlarında kimi turşu kurmaya, kimi ilaç yapmaya, kimi dikiş-nakış… Velhasılı her gelenin kendine göre bir el hüneri bir marifeti vardı.

Ve bu gelenler

İşini yapıp bitirdikten sonra küçük bir harçlık alır giderdi.

Zaruhi adlı sarma ustası Ermeni kadını da

O günün usul ve adabına göre bu konaklara girip-çıkması yadırganmayıp aynen diğer gelenler gibi sarmasını sarar cebine harçlığı konduktan sonra gönderilirdi.

Ancak

Zaruhi kadının diğer gelenlerden bir farkı vardı.

O sarmasını sararken bir yandan da ne kadar büyük bir fakr u zaruret içinde olduğunu, akşamdan sabaha yiyecek ekmeğinin olmadığını

Ve bu haldeyken

Bir yandanda evde hasta yatan oğluna ilaç yetiştiremediğini

Konak halkına yana yakıla anlatırdı.

Kadının bu anlattıklarına içleri acıyan İbrahim Efendi Konağı’nın halkı da

Kendi aralarında küçük bir fon kurarak

Her geldiğinde o yardım kutusunda toplanan parayı verip gönderiyorlardı.

Zaruhi kadın

İbrahim Efendi Konağı gibi, daha kaç konağa dadanmış

Merhamet duygularını sömürerek para sızdırmış.. bilmiyoruz.

OSMANLI BANKASI BASKINI

Nihayet

1896 yılına gelindiğinde İstanbul halkı bir gün büyük bir heyecanla uyandı.

Yaklaşık 10 yıldır devam eden

Ve tarihe

‘Ermeni Patırtısı’ olarak geçen Ermeni terör olayları zirve yapmış ve o gün Osmanlı bankası basılmıştı.

Bu olaydan sonra Zaruhi kadın bir daha konağa uğramadı.

Konak halkı bir yandan öldü mü kaldı mı yoksa o da oğlu gibi hastalandı mı diye merak ederken

Diğer yandan da

Mensup olduğu ırkın (Ermenilerin) yüzyıllardır nimetini yedikleri devlete isyan etmelerinin utancını yaşıyor olacağından, bu kapıya gelmeye cesaret edemediğini düşünmeye başladılar.

Merakını yenemeyen

Bir iki kişi ise

İşin iç yüzünü öğrenmek için çoktan peşine düşmüştü.

Sora araştıra nihayet kadını buldular.

Zaruhi kadını bulduklarında

Yine gözü yaşlıydı.

Ama bu sefer ki ağlaması hasta oğlu için değil

Yarım kalan idealleri için ağlıyordu.

Oğlu

Taşnaksütyun terör örgütüne bağlı bir teröristti.

Ve

O günkü Osmanlı Bankası baskını sırasında çatışmada öldürülmüştü.

………..

KERAKİN PASTIRMACIYAN

Hikâyenin bundan sonrası daha ilginç…

Ona devam edeceğim

Ama dikkat edilirse

Zaruhi kadının yöntemi FETÖ yöntemine ne kadar çok benziyor.

Her ikisi de birilerine baktıklarını

Her ikisinin gözü yaşlı olduğunu

Her ikisinin de sadece Müslümanlardan para sızdırdığını

Ve bu paraları Müslüman halkın aleyhine kullandıklarına bakılırsa

Yöntemleri aynı…

Kaldığımız yerden devam edelim.

O baskın sırasında örgüt lideri çatışma sırasında öldürülünce

İşi asıl planlayan Karekin Pastırmacıyan (Kero veya Garo)

Teröristlerin başına geçip devletle pazarlığa oturuyor.

Başta dediğim gibi

Devletin zayıf düştüğü bir zamanda ve Ermenilerin arkasında Fransa Rusya ve Amerika’nın olması,

Devleti uzlaşmaya mecbur bırakır.

KarekinPastırmacıyan

Yurt dışına serbest çıkmasına karşılık baskın nihayete erdirilerek rehineler serbest bırakılır.

Ama işin acı tarafı

Sultan Abdülhamid

İttihatçıların sıkıştırması sonucu meclisi tekrar açtığında

Terörist Kero’yu (KerakinPastırmacıyan) mecliste

Erzurum mebusu olarak görür.

Ve ne acıdır ki

Aynı Kero (Garo) daha sonra

Doğuda Ruslarla yaptığımız savaşta 2. Nikolayev’in topraklarımıza soktuğu

Ve

Bize karşı savaşmak için gönderdiği Ermenilerin komutanlığını yapmasıydı.

Peki,

Bunun günümüzdeki izdüşümü nereye düşüyor?

Buna siz karar verin.

İTTİHAT TARAKKİ

Bu arada

Devletin başında bu kadar gaile varken

Tek derdi Sultan Abdülhamid’i tahtan indirmek olan İttihat Terakki Cemiyeti (Partisi) ne yapıyordu?

Ermeni, Rum papaz ve Yahudi hahamlarla kol kola nümayişler (gösteriler) yapıyordu.

Taşıdıkları pankartlar ve ağızlarındaki slogan

‘’Hürriyet,uhuvvet (kardeşlik) musavat(eşitlik)’’ idi.

Nihayet

Bu emellerine 1908’de nail oldular

Ama

Açılan meclise ayrılıkçı ve gayrimüslim milletvekilleri dolmuştu.

Kısa bir süre önce

‘Hürriyet, uhuvvet ..musavat’ diye bağıranlar

Meclise girdikten sonra

Muhtariyet!..Mustakiliyyet! (Yerel hükumetler) diye sesini yükseltmeye başladı. Bir müddet sonra da ‘Bağımsızlık!’ diye açık açık niyetlerini ortaya koydular.

Ve nihayet 10 yıl içinde koca imparatorluk elimizden kayıp gitti.

Peki,

Sizce İttihat Tarakki’nin bugünkü izdüşümü kim?

DEVRAN DEĞİŞTİ

Bugün yeni bir dönemin başındayız.

O gün

‘düşman kavi(güçlü) tali’ zebun..’ idi.

Batının yaldızlı propagandasına aldanıp bizden ayrılanlar,

-Bağımsız(!) olunca başının göğe ereceğini sananlar-

Bugün

Yani yüz yıl sonra

Ne büyük bir hata yaptıklarını yavaş yavaş görmeye başladılar.

Yakında

Ortadoğu ve Balkanlardan birçok ülke

‘Bizi de yanınıza alın! Bıktık bu batılıların yalan ve aldatmasından! Bıktık bizi sömürmelerinden!’ derlerse hiç şaşırmam.

REFERANDUM

Bugün çevremizde bulunan birçok ülke

Ki, buna Ermenistan da dahil.. Türkiye’ye katılıp veya katılmak istemediğine dair bir referandum yapsa,

Kahir ekseriyetle katılmak isteyecekleri sonucu çıkacaktır.

VEBA KORONA

Yüz yıl önceki vebanın günümüz izdüşümü ise koronadır

Ama o gün veba

Bir imparatorluğun son perdelerinden birinin kapanışını işaret ederken

Kim bilir?

Belki bugün korona.. yeni bir dünya düzenini

Ve

Ülkemizin dünya güç dengesinde yerini alacağı

İlk perdelerden birinin açılışını yapıyor.

Sanırım

Killiye boşuna 1000 odalı yapılmadı.

Emin Batur

NOT: Samiha Ayverdi’nin İbrahim Efendi Konağı adlı kitabı hediye

Ederek beni Osmanlının o masalımsı muhteşem havasından bir

Soluk almama vesile olan aziz kardeşim Hacı Bayram Hocaya teşekkür ederim. EB

NOT2: 24 Nisan’ın yaklaşması münasebetiyle

Gelecek yazı için düşündüğüm başlık

‘Ermeni sürgünü… Ermeniler büyük bir kumar oynadı ve kaybetti’ şeklinde olmasını düşünüyorum.

Emin Batur *

Tüm Yazıları →
Emin Batur

Ayrıca Bakınız

“ONU DA KANADINDAN YARALARLAR, GELSE BİR MERHAMET MELEĞİ”

“ONU DA KANADINDAN YARALARLAR, GELSE BİR MERHAMET MELEĞİ”

Emin Batur Bizim camiadan sevdiğim bir tarihçi Bir kanala röportaj veriyor. Konuştuğu kanal da bizim …

DERGİDEKİ DİĞER YAZILAR



Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir