Pazartesi , 6 Ocak 2025
Son Dakika Haberler
Yılbaşı taklitçiliği ve İskilipli Atıf Hoca

Yılbaşı taklitçiliği ve İskilipli Atıf Hoca

Arif Altunbaş

Dinle ey emperyalist, işgalci, sömürgeci batı!

Milyonlarca aç susuz, evsiz barksız bıraktığınız insanlar sömürü ve baskınızın zulüm kalıpları arasında yokluk ve sefalet içinde inim inim inlerken, siz Paris’te, Londra’ da, Washington’ da, Moskova’ da mazlum insanların cesetleri ve kelleleri üzerinde kaleler ve kuleler kurarak utanmadan sıkılmadan çılgınca eğlenin!

Devirip süslediğiniz çam ağaçları gibi Gazze’ de, Suriye’ de ve dünyanın birçok mazlum ülkesinde katledip toprağın altına gönderdiğiniz insanların kanlarını içerken kadehlerinizi iştahla tokuşturup kaldırın ve insanlığın yok ettiğiniz onuru ve şerefi için! 

Aksırıncaya, tıksırıncaya yiyin ve geğirin! Sizin haram diye bir hassasiyetinizde yok zaten, helal diye bir ölçünüz ve çizginiz de. Ne yaparsanız yapın; sizin için bütün yollar Roma’ya çıkar! Roma’dan bütün dünyaya Haçlı seferleri, işgalleri, zulüm ve sömürüleri olarak bir utanç tablosu olarak yansır.

Afrika’ nın üzerine yağan kara bir buluttur medeniyetiniz. Avrupa ve Amerika’da sahtekâr bir NEOL babaya dönüşür yalanlarınız, Asya’ da adi bir taklitçilik ve sahte bir kurtarıcı olur soğuk gülüşleriniz. İşgaller, kolonyalist emeller, sömürü ve katliamlarınızın şerefine patlatın şişelerinizi. Boğulun sabaha kadar alkol denizinde, oradan uçun uyuşturucu kartelleriyle kendi cehenneminize. 

Ve siz üç maymunu oynayan, adı Müslüman olan, omurgasız taklitçi sürüngenler.

Sizler de bukalemun gibi renkten renge girin! Sınır tanımayın taklitçilikte! Gördüğünüz her deliğe ‘’Bunda da bir hikmeti vardır’’ diye girin! Gâvurca inanın, münafıkça eylenin, Kâfirce hayat sürün!

O zaman; çağdaş ve medeni, batıcı ve modern bir insan olduğunuzu, laik bir dine ve devlete inandığınızı ispat edersiniz belki! Öyle ya! ‘’Bir çam devirmekten, bir mum yakmaktan, bir kadeh yuvarlamaktan, Noel babanın yalanlarına inanmaktan, meydanlarda dans ediyoruz diye sürünmekten, sürtünmekten, sürtmekten sürttürmekten ne çıkar’’ deyip sabahlara kadar kafanızca eylenin! Sabah ayılıncaya, biz de Müslümanız diye mangalda kül bırakmayın.

Oh ya! Ne güzel Müslümanlık, ahlak, namus, terbiye, onur ve şeref bu ya! Tebrikler Mıgırdıçyan, brova Hıristo ve başardınız Agop en sonunda! Mutlu yıllar!

Türkiye’de yaşayan ey Müslüman Türk, Kürt ve Arap kardeşlerim!

İskilipli Atıf Hocanın neden asılıp bazı yerli canavarlarca bir hafta ibreti âlem olsun diye Ankara Saman pazarında cesedi kokuncaya kadar darağacında sallandırıldığını bari şimdi anladınız mı?

Ceset kokusunda rahatsız olan halkın itirazlarına kulak asan faşist köpeklerin cesedini bilinmez bir çöplüğe gömdüğünü. Esed Firavununun Suriye’de kendi insanına yaptığı zulmü ve işkenceyi bizde de o zamanın yerli canavarları ve devrimci barbarları yaptı. Bütün bunlar, insanımızın aydınlanmasını beklediği kayıp veya kaybedilmiş, gün yüzüne çıkmayı bekleyen tarihimizin hazin hikâyesinden sadece bir hikâyecik.

İnanıyoruz ve güveniyoruz ki, ülkemiz tam bağımsız özgür bir Türkiye formatıyla formatlanınca, karanlıklar bir bir aydınlanacak. Hakla batıl, kara ile ak meydana çıkacaktır.

İskilipli Atıf Hocayı İdam sehpasına götüren hadisi şerif; ‘’Kim bir kavmi -taklit edip- ona benzerse, sonunda onun gibi olur.’’ Hadisiydi unutmayalım.  Kendisini Müslüman kabul eden herkes elini vicdanına koysun, eğri otursa da doğru söylesin! ‘’ Her halimizle düşmanımız olan toplumlara benzedik mi benzemedik mi?

Mazlum Şehit Atıf Hoca ve benzerleri bizim bugünkü perişan duruma düşmememiz için zamanın gâvur âşıkları tarafından gâvura benzememiz için idam edilmişti

Umulur ki, bütün bu olanlardan ders ve ibret alalım.

Hak ve hakikat çizgisinde, kültür ve medeniyetimizin ikliminde omurgalı Müslüman bir millet olarak alnı açık, başı dik kültür emperyalizmine karşı mücadelemizi sürdürelim. Yoksa yabancı bir toplumu taklit eden millet, sonunda taklit ettiği gibi olur ve bütün özelliklerini, kimliği ve benliğini unutur.

Arif Altunbaş *

Tüm Yazıları →

Ayrıca Bakınız

Ve bir diktatör daha devrildi.

Ve bir diktatör daha devrildi.

Suriyede 54 yılllık zulümden sonra, işkence, baskı ve devlet terörünün mimarı olan BAAS Rejimi yıkıldı. …

DERGİDEKİ DİĞER YAZILAR



Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir