Bu yazı beş sene önce bir rektörümüzun “Cumhurbaşkanı’na itaat farzdır” sözü üstüne yazıldı. Rektörümüz ne sebeple böyle demişti, şimdi unuttum ama kelimesi “itaat farzdır” Şeklinde idi.
Biz de Facebook sahifemizde şöyle yazmıştık.
“Bakınız efenim… Herkes bu konuyu iyi anlasın.
Türkiye devleti laik; halkı müslüman olan bir devlettir. Laikliği İslam’a ve Müslümanlığa uydurmak ile Müslümanlığı laikliğe uydurmak veya uydurmaya çalışmak eblehlik ve ahmaklık bakımından aynı şeydir.
Rektörün Cumhurbaşkanına itaat farzdır sözünü söylemesi ile bu sözün söylenmiş olmasını İslam ile temize çıkarmaya çalışmak ahmaklık olduğu gibi bu kalkışma esasen laiklik ve İslam’a karşı da işlenmiş bir suçtur.
15 temmuzda askerin kafasına silahını sıktıktan sonra suyu besmele ile ve oturarak içen Fetocu askerin tutumunu iyi anlamak gerekir ki laiklik ve İslam durumumuz da anlaşılabilsin. O asker aslında tipik bir Türkiye vatandaşıdır ve onun bu görev ve din anlayışı ile herhangi bir yurdum insanının anlayışı aynıdır. Aynıdır da birisi doğru tarafta diğeri yanlış taraftadır ama esası itibariyle ikisi de aynı doğru veya aynı yanlış içindedir.
Bu yüzden…
Siz siz olun da… Müslüman aklı ve İslam kaynaklarında müslümanlar ve devlet ilişkisi babında yazanlar ile müslümanların laik devlet kurumlarına karşı durumlarını izah etmeye kalkmayın. Zira bu durumda içinde yaşadığınız dünyanın cahili olduğunuzu söylemiş olursunuz. Böylece hem laikliğe hem de İslam’a da saldırmış olursunuz.
Laik devlet din ile sorgulanmamak için laik olmuştur. Din ile temize çıkarılması da hem hukuken hem de fiziken mümkün değildir.
Bu metni anlamadıysanız konu sizin konunuz olmadığı içindir. O halde bilmediğiniz konuda ahkam kesmeyiniz.”
Böyle yazmıştık.
Bu yazılanlara şöyle bir ilave yapayım. Şimdi yazacaklarımı onbeş sene önce yazdığım GÖNÜL SOKAĞI BASKINLARI kitabımda da yazmıştım.
İstanbul Gayrettepe de sorgumuz yapılırken sorulardan birisi “Turkiye dar ul harptir diyorlar sen ne diyorsun? ” şeklindeydi. Ben de demiştim ki “Turkiye laik bir devlettir ve laik devletin dini terimler ile tarif edilmesi hem yersiz hem de suçtur”
Bu cevap üzerine ülkücü olduğunu bildiğim bir polis “Ulen biz seni buraya röportaj yapmaya mi getirdik. Erkekçe Darul harptir desene” demişti. Ben de ona “Eger sıkıyorsa sen Darul islam’dır diye yazılır da savcıya götür bakalım demiştim de gelip sağlı sollu yumrukları başıma indirmişti.
Yani efendim… Laikliği ve İslam’ı bilmek lazım.
Laikiz deyip islamcı olunamayacağı gibi islamcıyim deyip de insanları laik değil diye suçlayıcı olmamak lazım.
Ne olup olmadığın başka vakiayi bilip bilmemek başkadır.
Akıncılar Dergisi Türkiye'nin Güncel, Doğru ve Seviyeli Haber ve Bilgi Portalı