KÖR DÜĞÜM

Oruç ile ilgili yazımıza ara verip yoğun gündemi değerlendirmeye çalışalım…

Dün siyasi gündemde çok yoğun saatler yaşandı. Bunlardan birisi Almanya’nın İncirlikten ayrılma kararı alması. Almanya dış işleri bakanı Türkiye ile ilgili bu konuda anlaşamadıklarını belirterek önümüzdeki günlerde çıkış işlemlerini başlatacaklarını açıkladı.

Burada hadiseye doğru açıdan bakmak lazım. Sen ülkende bu ülkenin geleceğini karartmaya yeltenen teröristleri barındıracaksın, onları müttefik ülkene teslim etmeyeceksin, geleceksin ondan sonra İncirlik konusunda bizden olur isteyeceksin. Dolayısıyla devlet bu ziyarete izin vermedi, onun yerine Konya’daki NATO üssünü ziyaret edebileceklerini ifade etti haklı olarak… Hükümet sözcüsü Numan Kurtulmuş da Almanya’nın İncirlik’ten ayrılma konusunun Almanya’nın kendi meselesi olduğunu belirtti…

Bir diğer gündem de hiç kuşkusuz teröre destek verdiği gerekçesiyle Suudi Arabistan, BAE, Bahreyn, Yemen ve Mısır’ın Katar ile diplomatik ilişkilerini kestiklerini açıklamaları oldu. Suudi Arabistan, BAE, Bahreyn 48 saat içerisinde tüm Katarlı diplomatların ülkelerinden ayrılmasını açıkladılar.

Tabi burada önemli olan siyasi olgu olarak karşımıza çıksa da işin ekonomik boyutunu da düşünmek gerekmektedir. Sonuçta her siyasi girişimin ekonomik bir sonucu olmalıdır. Katar gerek 15 Temmuzdaki Türkiyeyi destekleyici duruşuyla gerekse ekonomik olarak yaptığı yatırımlarla Türkiye ile ilişkileri sıkı olan bir ülke… Bu ilişkileri koparma noktasının Türkiye ile ilişkisinin olmadığı düşünülemez…

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan bunun üzerine telefonla gerekli görüşmeler gerçekleştirdi. Rusya Devlet Başkanı Putin ve Recep Tayyip Erdoğan yaptığı görüşmelerde: tüm ilgili ülkeleri Katar konusunda uzlaşma içinde bir sonuca varmayı amaçlayarak, diyaloğa girmeye teşvik ettiği belirtildi.

Bu operasyon Katar  üzerinden -veya bu başka bir devlet de olabilirdi- Türkiye’ye karşı oynanmış bir oyundur. Elbette bunu İpek Yolu ile bağdaştırmamak olmaz… Birileri deniz ticareti yoluyla İpek Yolu ayağını bitirmek istiyor… ABD buna karşı… Çin’e karşı… Hiç bir karşı çıkış tek başına bir olgu değildir. Bu düğümün içinde Türkiye de vardır, Çin de vardır ve elbette ki Ortadoğu da vardır.

İngiltere’de seçimler geldi çattı. İngiltere’ye yönelik yapılan terör saldırılarının nedeni de bu zaten. Seçim sonuçlarını saldırılar yoluyla etkilemek, hükümeti yıpratmak istiyor olabilirler. Tabiki bu saldırıları sözde İslami bir grup olan DAEŞ üstleniyor. Bir taşla iki kuş yani. Hem ülkeyi seçim yolunda yıpratma hem de İslama karşı antipati oluşturma…

Görüldüğü gibi saldırılar çok yönlü. Bunların merkezinde de hiç kuşkusuz Türkiye var… Türkiye içeride güçlü oldukça, etkin politika ürettikçe bölgedeki gücünü pekiştirmek için alan açacaktır. Doğrudan saldırı yok, Türkiye’nin ilişki içerisinde olduğu yerlere operasyon düzenlenerek yıpratmaya çalışılıyor. İzleyelim, görelim…

İBRAHİM YAVUZ