New York’a adını vermiş şehirdir York. Tarih acı sosunu göçmenlerin memleket hasretlerinden devşirmektedir herhalde. İngilizlerin yaptığının benzerini 1920’lerde mübadele ile Trabzon, Of’tan göç ettirilen rumlar Yunanistan’da yapmışlar, kasabalarının adını Nea Trapezounta (Yeni Trabzon) koymuşlar. Bugün 450 civarında nüfusu olan bu kasabanın meydanında bir kemençe heykeli vardır.
Shambles sokağını belleyin ve bu sokak ve etrafında vaktinizi geçirin, şehrin turistik sokağı burasıdır. Minyatür evler, daracık sokaklar eğer hayal gücünüzü zorlarsanız sizi uzak geçmişe götürecektir. Tüm o mekanlar bugün cafe ve hediyelik eşya mağazalarına döndüğü için tarihlerini hayal etmek biraz da sizin hayal gücünüze kalıyor.
Son olarak, York iyidir, hoştur da benim asıl aklımda kalan ve tüylerimi halen diken diken eden Clifford’s Tower’ın merdivenlerinde fotoğraf çekerken gördüğümüz sırt çantalı, yaşlı ve yalnız bir adamın boynunda asılı taşıdığı tek taş yüzüktür.