Haberi hazırlayan; İbrahim Yasir/Akıncılar
Fotoğraflar; Kemal Filiz
Gezi Notları
26 Aralık 1925’te, Frenk Mukallitliği ve Şapka risalesini yayımlayan ve dağıtanlarla birlikte, 13 kolluk kuvveti gözetiminde Ankara’ya gönderildi. 26 Ocak 1926 Salı günü Ankara İstiklâl mahkemesinde Hakim Ali Çetinkaya tarafından yargılandı. Adı geçen kitapı (Risaleyi) şapka kanunu çıkmadan 1 yıl önce önce yayımlamış olmasına rağmen, aynı görüş ve düşüncelerinden dolayı savcı, İskilipli Âtıf için 3 yıl hapis cezası istedi. Mahkeme, müdafaa için bir gün sonraya bırakıldı.. Ertesi gün, mahkeme reisi Ali Çetinkaya, kitapta yazdığı gibi aynı düşünce ve fikirde olduğu için savunma yapmaya gerek görmeyen İskilipli Âtıf Hocayı idama mahkûm etti.
İskilipli Âtıf 1 hafta sonra Ankara Samanpazarı Meydanı’nda asıldı. Halka ibret olsun diye idam sehpasında asılı duran cesedi günlerce meydanda asılı bırakıldı. Ceset kokmaya başlayınca devrin Tek parti diktatörlüğü CHP yöneticilerinin talimatıyla mezarı bilinmeyen bir tarafa gömüldü.
Ölümünden sonra bir vatandaşın babasından duyarak mezar yerini bildiğini söylemesi üzerine Mezarının bulunması hakkında Meclis soruşturması açılarak Ankara’da bulunan mezarından alınan DNA testlerinin akrabalarıyla uyuştuğu tespit edilerek , 2009 yılında mezarının bulunduğu park yerinden yerinden alınarak memleketi olan Çorum-İskilip Gülbaba Mezarlığı’na taşınır.
İskilipli Atıf Hocanın yazdığı Batı taklitçiliği (Frenk mukallitliği) adındaki kitap Hz. peygamberin ”Men teşebbehe bi kavmin fehüve minhu” hadisinin açıklamasından ibarettir.
”Kim bir toplum ve milleti taklit ederek ona benzemeye çalışırsa, sonunda onun gibi olur” Hadisin manası budur. Bunu söylediği için zamanın kıblesini batıya yöneltmiş, batıya öykünen hükümeti ve iktidar seçkinleri tarafından bir İslam alimi bu yüzden Fikir ve düşüncesinden dolayı katledilmiştir. Bu ve bunun gibi birçok yargılamalar ve idamlar yakın tarihimizin yüz karasıdır.
Hakkında İslam düşmanları tarafından uydırulan asılsız iddia, yalan, iftira ve suçlamaları ise kökten reddediyor, küfür ve inkar cephesinin kendilerini haklı çıkarma telaşı, saçmalığı ve hezeyanları olarak kabul ediyoruz.
Kemal Filiz kardeşimizin Atıf Hocanın mezarını ziyareti sırasında çektiği fotoğrafları burada yayınlıyor, merhuma ve milletimize yeniden başsağlığı diliyoruz. Milletimizin başı sağolsun.
İskilipli Atıf Hoca bir HAK ve hakikat aşığı bir İslam alimi idi. Öldürülmüş, katledilmiş, bedeni ortadan kaldıırılmış olabilir. Fakat: Hak aşığı YUnus Emrenin dediği gibi;
Yunus öldü diye salâ verirler
Ölen hayvan imiş âşıklar ölmez.