Aslında
Arap liderlerin çoğu
İsrail’le anlaşmak için can atar
Ama
Halkların vereceği tepkiyi hesap ederek İsrail’e yanaşmaktan çekinirler.
İsterler ki,
Aralarından biri çıkıp İsrail ile anlaşsın.. da, kendileri de arkasından sökün etsinler.
MISIR
Bu işe
Gözünü karartıp ilk dalan Mısır lideri Enver Sedat oldu.
Bundan cesaret alan Ürdün lideri hemen peşinden gitti.
Diğerleri
Halkın nasıl tepki vereceğini görmek için beklemeye başladılar.
Eğer
Enver Sedat vurulup öldürülmeseydi
Geri kalan Arap liderlerinin çoğu bugün İsrail ile kol kola geziyor olacaktı.
BAE
Aradan uzun bir süre geçti…
Nihayet
Vaktin geldiğine kanaat getiren Birleşik Arap Emirlikleri
Uzun süredir sürdürdüğü gizli ilişkiyi vicahiye çevirip İsrail’e büyükelçi atayarak muradına erdi.
Fas da bu işe hazır olduğunu söyledi.
Suudi Arabistan ise Kızıldeniz kenarında kurmayı planladığı akıllı şehir projesini (NEOM) İsrail için
Ve
İsraillilerle birlikte planladığı yönünde söylentiler var.
Zaten Arabistan halkı o hale geldi ki,
M.Bin Salman bugün İsrail ile anlaşıyorum dese
Kimse korkudan sesini çıkaramaz.
Diğer Arap ülkeleri de birkaçı hariç
Durum aşağı-yukarı bu şekilde…
Yani
Ortamın müsait olmasını bekliyorlar.
YA BİZDE DURUM NASIL?
Nasıl ki, Arap liginin
Amerika ile bir ve beraber olmasının tabii sonucu İsrail ile anlaşmak ise,
Aynı şekilde
Bizim muhalefetin de,
Amerikan yanlısı bir siyaset izledikten sonra
HDP ile yan yana gelmemeleri mümkün değil
Ancak
Tabanı fazla rahatsız etmeden bunu yapmaları gerekiyor ama nasıl?
TEZKERE
Nihayet beklenen fedakârlık(!) Kılıçdaroğlu’ndan geldi.
Sınır ötesi harekât için tezkere meclise gelince
Kılıçdaroğlu
Bu tiyatroyu fazla sürdürmenin bir manası kalmadığını görüp
HDP’nin yanında tezkereye “Hayır” dedi.
Böylece
İyi Partinin de önünü açmış oldu.
CHP’nin bu tavrı karşısında İyi parti şimdilik “Evet” dedi ama buruk bir “evet” olduğu her halinden belliydi. Bundan dolayı “şimdilik” diyorum.
Zamanla o da
Arap liderleri gibi ABD’nin ulvi menfaatleri için bir bahane ile HDP’ye yanaşarak birlikte hareket edeceklerdir.
ŞEHİT YAKININA KÜFÜR
Nitekim şehit yakınına yapılan küfürle
Bunun emarelerini görmeye başladık.
İyi Parti tezkereye “Evet” demişti
Ama
HDP’nin gönlünü almak için ondan çok daha beter bir şey yaptı.
Grup başkan vekili L. Türkkan Bingöl’de şehit yakınına küfrettikten sonra
İyi Parti’nin nasıl bir tavır takınacağı merak konusu olmuştu.
Dün (Salı)
Yapılan grup toplantısında
M. Akşener şehit yakınından özür dileyeceğine
O tam aksini yaptı.
Ve bir parti liderine (üstelik hanımefendi) yakışmayacak, kelimelerle
L. Türkkan’ı haklı çıkarmaya çalıştı.
Kullandığı kelimeler o kadar çirkindi ki,
Haberleri izlerken TV o kelimeleri sansürledi. Rezalet…
Mete Yarar haklı olarak,
“O küfrü bir HDP’li
Şehit yakınına yapsaydı
Meral Akşener nasıl bir tepki koyardı?” diye soruyor.
Yani aslında Mete Bey şunu demeye çalışıyor:
Milliyetçilik veya şehitlere sahip çıkma hikâyesi falan hepsi palavra,
Mühim olan HDP’nin gönlü kırılmasın, Millet ittifakı bozulmasın.
BU BİR BAĞIMSIZLIK MÜCADELESİDİR
Netice-i kelam…
Ülkemiz
Şu anda Cumhurbaşkanımızın riyasetinde Cumhur İttifakı bir bağımsızlık mücadelesi veriyor.
Bunun için sınır dışı harekâttan, silah üretimine
Altyapımızı sağlamlaştırmaktan, sağlık sistemine
Nükleer enerjiden, yapay zekâ ve uzaya uydu fırlatma projeleri gibi
Çalışmalar hızla devam ediyor.
İnancım o ki,
Yetersiz ve basiretsiz politikacıların gücü
Bağımsızlık yolunda atılan bu adımların önünü kesmeye yetmeyecek…
Allah
Yar ve yardımcıları olsun.
10.11.20212
Emin Batur