15 Temmuz ihanet darbesini kafamıza silinmeyecek şekilde kazımamız, bu direniş şuurunu gelecek nesillerimize aktarmamız gerekmektedir. Bu şuur çocuklarımıza ve gelecek kuşaklara bırakacağımız en büyük bir mirastır.
Bu darbe Osmanlıdan zamanımıza kadar gelen darbeler zincirinin son halkasıdır. Milletimizin sokaklara inmesi ve darbecilere karşı durması ile tarihimizde ilk defa darbeciler büyük bir darbe yiyerek mağlup olmuşlar, milleti avlamaya giderken avlanmışlardır.
Darbeci zihniyetle yetiştirilen asker ve bürokratların kafa ve düşüncelerinde, eğitim sistemi ve anlayışlarında büyük bir devrim yapılmadığı sürece Türkiyede her zaman darbelere teşebbüs edecek bir gurup hain çıkacaktır.
Millet olarak bu ihanet darbesine karşı kazanılan zaferin mağlubu olmak için zafer sarhoşluğunun büyüsüne kapılarak gurur ve kibirden, rehavet ve gevşeklikten, şımarıklık ve haddi aşmaktan uzak durmak, sürekli darbecilere ve darbelere karşı uyanık ve tetikte olmak zorundayız.
Zafer, savaşı kazanmak değil savaşın sebep ve nedenlerini ortadan kaldırmaktır.
Zafer ,darbeyi ve darbecileri mağlup etmekten öte onlara bir daha bu fırsat ve imkanı vermemektir.
Zafer, düşmanı veya rakipleri yenmek değil ülkenin her kesiminde barışı tesis etmektir.
Zafer, Haktan ve adaletten saparak zaferin mağlubu olmamaktır.
Zafer, Allah’ın emrettiği çizgide eğilip bükülmeden dimdik durabilmektir.