TÜRKÇE OLİMPİYATLARI HAİNLİĞİ

Bir zamanların anlı şanlı Türkçe Olimpiyatları düzenleyenlerin geldiği noktayı gördüğümüzde o günlerde bunlara karşı çıkmış olmaktan dolayı bir kez daha hamdolsun diyoruz. Bugünün fanatikleri o günlerde bize sövüp olimpiyatların ne kadar da erdemli bir iş olduğundan dem vuruyordu. Gâvur çocuklarının Türkçe şarkı söylemeleri birileri için Müslüman olmalarından çok daha önemliydi. Zaten onların da o çocukları Müslüman yapmak gibi bir davet ve tebliğ dertleri de olmamıştı.

Yıllarca gâvur çocuklarına Türkçe öğretiyoruz diye insanımızın milli duyularını sömürdüler, imkânlarını iç ettiler. İnsanımızın milli duygularını sömürerek Amarikan yanlısı bir anlayışın ve din algısının oluşmasına yol verdiler. Hiçbir Fetoşcunun Amerikan, İngiliz ve İsrail karşıtı olduğunu duydunuz mu, İsrail’e lanet okuyan bir Fetoşcu gördünüz mü? İsrail’le olan muhabbetleri her şeyin üzerindeydi. 15 Temmuz hain darbe girişiminin baş aktörü ve katili Fetoş,  İsrail devlet başkanlarından Ariel Şaron geberdiğinde verdiği taziye ilanında o katilden “çığır açan öncü” diye bahsediyordu. Kan çekiyor demek ki.

 Darbeci hainlerden ve Reisimizi öldürmekle görevlendirilmiş Fetöcü katillerden Gökhan Güçlü, Muğla’da görülen davada üzerinde İngilizce ‘hero’ yazan ve ‘kahraman’ anlamına gelen tişört giymişti. Olayın üzerinden bir hafta geçmeden bu kez Ankara’da üzerinde ‘hero’ yazılı tişörtle, Polatlı darbe davasının görüldüğü Sincan Cezaevi’ndeki duruşma salonuna girmek isteyen bir sanık yakını ortaya çıktı. Polise teslim edilen üniversite öğrencisi Emirhan B. Polatlı davasında yargılanan amcası eski astsubay Halil İbrahim B’nin duruşmasını izlemek için mahkemeye geldiğini,  bir mağazadan satın aldığı tişörtün üzerindeki yazının ne anlama geldiğini bilmediğini söylemiş. Tişört tüm özellikleri itibariyle bir önceki sanığın giydiğinin aynısı. Bunun rastgele bir durum olduğunu düşünmek saflık ötesi bir mallık olur ki zaten o mallığı üstlenenler var.  Bir yerlerden aldıkları mesajları yine bir yerlere vermenin derdinder.

Yıllarca Türkçe sevdasından bahset, büyük organizasyonlar yap, gâvur çocuklarına Türkçe öğretiyorum diye hava at, bu toprağın insanlarından gâvur aşığı devşir, İngilizce yazılı tişört giydir. İçerideki ve dışardaki hainlere ve hain dostlarına bitmedik, yıkılmadık ve ayaktayız mesajları ver. Ondan sonra da devlet merhametli olmalı, devlet acımalı, devlet sahip çıkmalı, devlet bunları yeniden kazanmalı öyle mi? Ya bunların hangisi pişman olmuş, hangisi Fetoşculuktan vazgeçmiş, hangisi itiraf yasasından yararlanmak için müracaat etmiş? Bunlardan ve bunları sevmekten vaz geçen bir tane adam (!) gördünüz mü, duydunuz mu? Asla ve kat’a pişman değiller, tevbe etmiyorlar, fırsatını bulsunlar yine aynısını yapacaklar. Fetodan içeride yatanların Fetoya beddua ettiğini, lanet okuduğunu duydunuz mu? Bunların dışarıdaki yakınlarının durumu nedir? Perişan mı olmuşlar, asla inanmayın. Fetoya muhabbetleri devam edecek, eşleri ve çocukları kamuda çalışmaya devam edecek. Bunların her an ve her zaman için bir tehdit olduğunu ve oluşturduğunu asla unutmayalım.  Bunlar yine Reis’e beddua edip lanet okuyorlar. Bedduanızda ve lanetinizde boğulasınız.

Biz insanlığa Türkçe öğretiyoruz diyenler, meğer onlara Türkçe öğretirken müntesiplerine de ihaneti öğretiyorlarmış. Bunların önemli mallarından bir tanesi Türkçe öğretmeye ibadet demişti. İbadetlerinin altında yatan gerçeği hep birlikte gördük. İhanet, ihanet, ihanet.

Haydi yiyorsa hain darbecilere ve yakınlarına bir daha o tişörtleri giydirin bakalım. Hira’nın çocuklarıyız deyip yola çıkanların yolda Olimpos’un çocuklarına dönüştüklerine hep birlikte şahit olduk. Bin yıldır vatan kılmaya çalıştığımız bu topraklarda hayatı bize dar etmeye kalkan Olimpos’un çocuklarıyla iş tutmak, birlikte hareket etmek, Türkiye’yi dize getirmek hangi aklın ürünüdür sanıyorsunuz? Hainliğin tevbesi dünyanın neresinde görülmüştür?

 Ömer Naci YILMAZ