Akıncılar Dergisi Türkiye'nin Güncel, Doğru ve Seviyeli Haber ve Bilgi Portalı
Bir Müslüman mabedine veya mabede eş değer herhangi bir İslami kuruma ayak basmadıysanız, merak buyurmayınız siz asla terörist olmazsınız.
Bunu nereden çıkardık derseniz: Sizinle komünizmin yıkıldığı günlere gidelim.
Yolculuk başladı: Buyurunuz.
Hollywood yapımı bir film izliyoruz. Otuz yıl kadar önce: Sinemada veya bir televizyon başındayız.
Ruslar Afganistandan çekilmişler ve komünizm yıkılmış. Müslümanlar komünizmi yıkan bir sevimlilikteler. Zihinlerde henüz mücahid konumundalar. Bu yüzden, seyrettiğimiz film komünizme karşı bir film değil… Biraz Yahudi karşıtı ve Amerikada yaşayan Müslümanları konu alıyor.
Amerikadaki Müslüman demek, İsraili ne pahasına olursa olsun destekleyen bir Yahudi veya hırıstiyan olmak gibi değil… Müslümanlar, biraz farklı Amerikan vatandaşları… Amerika devleti ise bütün Amerikan vatandaşlarının devleti…
Devletin istihbaratı var: Herkesi de onların iyiliği için izliyor. En başta da Müslümanları izliyor. Ne de olsa tesbit edilmiş bir aykırılıkları var… Koskoca komünizmi yıkan bir imana da sahipler… Bu imanın elbette izlenmesi gerek… Amerikan devleti de izliyor… İyi ki de izliyor.
Çünkü, bir Müslüman delikanlıda “intihar bombacısı” olma eğilimi tesbit edilmiş.
Amerika çok medeni bir memleket… Bir gençte intihar bombacısı olma eğilimi var diye onun tepesine hemen binmiyor. Eğitmenler ve sosyologlar ve psikologlar devreye giriyor. Gencin ailesine ve yetiştiği ortama inmeleri gerekiyor.
Filmin kahramanı intihar bombacısı eğilimi olan genç olsa da asıl kahramanlar bu eğitmen,sosyolog ve psikologlar… Her birisi bir yerden dalıyor gencin hayat hikayesine…
Doğuştan Amerikalı olmayışı esas sorun… Bir de Müslüman… Bir de Müslüman bir ailesi var ve bu aile henüz yeterince Amerikanlaşmamış… Azcık da olsa geleneksel… Bu geleneksellik bu genci terörist eğilimli yapabilir. Bu yüzden aile her bakımdan gözden geçiriliyor. İçinde yaşadıkları aile ve tabii Müslüman toplum da mercek altına alınıyor.
Aaa… Bu toplumun toplum merkezi camisi var… Cami de mercek altına alınıyor.
Caminin hocası da var tabii ki… Hoca birinci derecede terör azmettiricisi… Öyle mi değil mi… Bunun da incelenmesi gerekiyor.
Yani… Tüm Müslümanlar ve Müslümanlara ait ne varsa hepsi terör zanlısı…
Filmi sonuna kadar izledik mi?… İzledik… Amerikan sistemi “intihar bombacısı olma eğilimi” olan bu genci bu yapının elinden kurtarıyor… Bazen de kurtaramıyor… O genç kendini patlatıyor… Hem de pisi pisine patlatıyor. O kadar pisi pisine patlatıyor ki, bütün Amerikan sistemi ve o çoook tatlı ve insan sever Amerikan halkı bu genç için gözyaşları döküyor.
Kahrolsun bu genci ölüme gönderen İslami toplum sistemi…. Diye diye sinemadan çıkıyoruz.
Hiç birimiz o anda kendimizi bir terörist olarak görmüyoruz elbette ama, bir terör mekanizması: Af edersiniz terör dini mensubu olduğumuzu da beynimizin en düşünen yerine kodlamış olarak evimize gidiyoruz.
Eğer o filme gitmeseydiniz: Siz hiç terörist olmayacaktınız. Ama şimdi isteseniz de istemeseniz de sonunda terörist olacaksınız.
Neden mi?
Çünkü terörizme kodlanmış bir dininiz var sizin.
Bunu da, senaristi, semayesi, yapımcısı ve tüm oyuncuları kâfirlerden oluşan bir filimden öğrendiniz.
Ve… Sizi ve dindarlarınızı gerçek hayatta terörist yapan ne görüyorsanız: Biliniz ki hepsi filim filim… Uzun metrajlısından… Dizi filim…
Anlıyorsunuz değil mi?
