Güncel

– Amiral ve monşerlerin istediği oldu mu? – Evet, maalesef oldu –  Nasıl yani? –  Meseleye şöyle bakalım: Mesela Fransa’da 103 Amiral gece yarısı böyle bir bildiri yayınlasa Fransa’nın duvarından bir taş düşürür müydü? – Hayır! – Neden? – Çünkü Fransa’da oturmuş bir sistem var. Kaldı ki, Fransa’nın dahil olduğu Avrupa Birliği var ki, ne amiraller böyle bir bildiri yayınlayabilir, …

Süveyş Kanalı’nın Önemli bir suyolu geçişi olduğunu biliyordum Ama Dünya ticaretinin %10 gibi önemli bir kısmına etki edeceğini hiç düşünmemiştim.   Malum olduğu üzere Bir yük gemisinin karaya oturması neticesinde kanal tıkanmış, Tüm dünya adeta nefesini tutarak Kurtarma çalışmalarını takip etmişti.   SÜVEYŞ SADECE MISIR’IN HAYAT DAMARI DEĞİL Meğerse Mısır ekonomisine En büyük katkıyı sağlayan üç sektörden biri olan Süveyş …

-Papa ziyareti ilgili yapılan yorumlara dair-   Geçen yazımda “Bunlar boş teneke!..” demiştim ya, Tenekeye haksızlık etmişim Bunlar boş teneke bile olamaz.   ERDOĞAN’IN ETRAFINDAKİ ÇEMBER DARALIYOR Papa’nın Irak ziyareti ile ilgili internette arama yaparken Malum cephenin önemli yorumcu ve kalemşörlerinden birinin bir yorumuna rastladım. Yaptığı konuşma Çok “tık” almış olacak ki, listenin başında duruyordu. Papa’nın ziyaretini yorumlarken başlık olarak …

İnsanlığın var oluşundan bu yana bütün coğrafyaların çektiği sosyal felaketlerin tamamını tek başına Orta Doğu coğrafyası çekmiştir. İhanet denilen fitne bir coğrafyaya fidan gibi ekildiyse artık onun kökünü kurutmak mümkün gözükmüyor. Bunun sebebi ise fitne fidanını çınar fidanı zannetme gafletine düşen aymazlardır. Kerbela hadisesi ile bu coğrafyaya kök salan fitne tohumları aradan 1341 yıl geçmesine rağmen yine etkisini sürdürmektedir. Allah’ın …

Rahmetli A. Altındal hayatta olsaydı Kendisinden Papa’nın Irak ziyareti ile ilgili derinlikli çok güzel analizler dinlemiş olurduk, Ama yok.   Altındal, Dinler üzerine ülkemizin yetiştirdiği nadir araştırmacı düşünce adamlarından biriydi. İsabetli görüşleri vardı. Mesela Papa 16. Benedikt’in iki ila sekiz yıl içreisinde görevi bırakacağını söylemişti, öyle de oldu. Papa tarihte olmayan (sadece bir kere olmuş) bir şekilde görevini bırakmış Ve …

28 Şubat sürecinde yaşadığımız hadiseleri hem acı hem gülünç buluyorum. O yıllarda Kemalist asker ve bürokratlar Bütün hınçlarıyla bu aziz milleti ezmek için harekete geçmişlerdi. Bunda kısmen muvaffak oldular. Hiçbir günahı olmayan Refah ve Fazilet partilerimizi kapattılar. Başörtülü öğrenci ve memurlara olmadık zulümleri yaptılar. Bazen Eziyet etmek için kantarın topuzunu kaçıran Kemalistler öyle şeyler yaptılar ki, zulmederken gülünç duruma düştüler …

Biz, çocuklarımıza İLK MÜSLÜMANLAR olarak önce; ilk beş Müslümanın isimlerini öğretiriz. Bu kişiler; İlki kadındır. İkincisi yetişkin erkektir. Üçüncüsü bir çocuktur. Dördüncüsü bir genç kişidir. Ve hepsinin de ilki peygamberimiz efendimizdir. Efendimiz sayılmazsa sayılan kişi dört kişidir. Bunlar: Kadın Hz Hatice, yetişkin erkek Hz. Ebubekir, genç kişi Hz. Zeyd ve çocuk Hz Ali. Dikkat edilirse bu dört kişide insanların her …

Geçen gün televizyon tartışma programlarının birinde Muhalefeti temsilen birileri çıkmış Uzay programı, astronot yetiştirme, Ay’a gitme vb. konularla ilgili konuşuyorlardı. Konuşuyorlar ama bu zevat hiçbir şey bilmedikleri gibi Konuyu saptırmak için her türlü manevrayı yapmaktan geri kalmadılar. Moderatör de Bir müddet onların etkisinde kalarak Uzay programı konuşulacakken Birden Mevzu imam-hatip okullarının çokluğuna, diyanet bütçesinin fazlalığına falan gelmesine ses çıkarmadı. Çünkü …

Boğaziçi Üniversitesine rektör ataması ile başlayan olaylar Önce üniversite bahçesi ile sınırlıyken Bir müddet sonra sokaklara, oradan Kadıköy’e taşınarak ülke gündemine oturdu. Böylece maksadın rektör ataması olmadığı, kısa sürede anlaşıldı.   PEKİ, MAKSAT NE? Malum olduğu üzere Cumhurbaşkanımız ve ekibi 10 yıldan fazla bir süredir, Amerika’nın içimizdeki hortumlarını kesmekle uğraşıyor. Bunun işareti “One minute” ile verilmişti. MİT müsteşarımızın tutuklanmak istenmesiyle …

Diktatörlerin olduğu hiçbir ülkede “Kahrolsun istibdat, yaşasın hürriyet.” diye slogan atılmaz, atılamaz. Bırakın atmayı bir kâğıda veya bir eşyaya bu ifadenin karalamasını bile yapamazsınız. Aklınızdan geçse duyulmuştur endişesiyle nevriniz döner. Hiçbir diktatör yönetimde ve hayatta olduğu dönemde böyle bir slogana muhatap olmamıştır. İhanetin zirve yaptığı Osmanlının son dönemlerinde Batı’nın devşirmeleri bu sloganı Osmanlının en merhametli Sultanına karşı kullanma ahlaksızlığını göstermişler, …