• Erdoğan Türkiye için bir şans
  • Baltanın sapı, Nemrudun putu
  • İttihad-ı Vatan’dan İttihat ve Terakki’ye: Yeni aktörler
  • Risale-i Nur Meşveret Cemaati’nden 2023 açıklaması!
  • DEVRİN ÇAĞRISI…
  • Aslan’ın yanında aslan gibi yürümek varken, değer mi hiç?
  • Yalancıdan cumhurbaşkanı olmaz
  • Çanakkale zaferi kutlu olsun!
  • Muhterisler ittifakı
  • YORUMSUZ YORUM!
  • 73 Milli Selamet Kuşağı Akıncıları Erdoğan’ın yanında olmaya karar verdiler.
  • Ümmetin Vicdanı olmak
  • Yorumsuz yorum!
  • ÖLÜ SAYISI MİLYONLA İFADE EDİLMİYORSA…
  • Suudi Arabistan-İran anlaşması,
  • Üye Ol
  • Üye Girişi
    • Anasayfam Yap
      • Sitene Ekle
      • Politikamız
      • Künye
      • İletişim
Akıncılar Dergisi
    •  
    • Anasayfa
  • HABERLER
  • YAZARLAR
  • TARİH
  • KÜLTÜR & SANAT
    • Hikaye
    • Şiir
    • Anı
  • EĞİTİM
  • ÇEVRE
  • Müzik
  • Video
  • Namaz
  • Hava
  • Döviz
  • Gazeteler
  • Arşiv
Anasayfa » Genel

YANLIŞLAR 20. YANLIŞLARDAN NASIL SAKINABİLİRİZ?

Yanlışlarımız ve ödediğimiz bedeller konulu yazı serisinin sonuna gelmiş bulunuyoruz. Aslında bu konu daha çok tartışılabilir ancak gerek günlük...
20 Ocak 2016 Çarşamba 8:41
  • Tweetle
yazıyı büyüt yazıyı küçült
YANLIŞLAR 20. YANLIŞLARDAN NASIL SAKINABİLİRİZ?

Yanlışlarımız ve ödediğimiz bedeller konulu yazı serisinin sonuna gelmiş bulunuyoruz. Aslında bu konu daha çok tartışılabilir ancak gerek günlük yaşamımızda gerekse hayatımızın bir çok döneminde yaptığımız yanlışlarımızı yeterince irdelediğimi düşünüyorum.  Bu yazı serisinde  günah ve haramları da yanlış olarak irdeledim. Bu sonuç yazısında yanlışlardan nasıl sakınabiliriz konusunda birkaç maddede  düşüncelerimi  paylaşmak istiyorum.

Şöyle bir soru ile bu konuya girmek istiyorum. Hiç yanlış yapmamak mümkün müdür, günah işlememek hata yapmamak mümkün müdür?  Bunun cevabı hayır mümkün değildir. Çünkü hatasız kul olmaz, insan yaratılışı itibariyle yanlış yapmaya nefsi günah işlemeye meyillidir. Kimse hatadan kusurdan münezzeh değildir. Peygamberler bile  günah işlemekten korundukları masum oldukları  halde zelle denilen kusurları olabilmektedir.  Ancak peygamberlerin zelle dediğimiz kusurları ilahi bir hikmete dayanmaktadır. O kusurlarından dolayı peygamberlik derecelerine bir halel gelmez. Hazreti Musa AS Ülül azim bir peygamber iken Hızır Aleyhisselam ile yolculuğu esnasında söz verdiği halde Hızır AS’ ın yaptıklarını sorgulaması bir kusurdur.  Bu kıssadan alınacak dersler vardır. Hızır AS ilim bakımından Hz. Musa’dan üstündü.  Ancak hatasız  kul olmaz derken bu günahın yanlışın hatanın meşru olduğu anlamına gelmez.  Allah hiç günah işlemeyen bir kavim olsa günah işleyecek bir kavim yaratırdı. Allah kullarının günahından dolayı yalvarıp yakarıp gözyaşı dökerek tövbe etmesi çok hoşuna gittiği için biz insanları böyle zayıf kusurlu yaratmıştır.

Hata ve yanlış yapmamak mümkün değilse de en aza indirmek mümkündür. Bunun için  önce hatalarımızın nedenlerini bir özetleyelim. Hatalarımızın bir kısmı nefis ve arzularımıza tutkularımıza hırslarımıza bağlıdır. Bir kısmı istişaresiz yapılan işlerdir. Bir kısmı bilmediğimiz konularda yanlış hüküm veririz ve yanlış yaparız. Tecrübesizlik acemilik dikkatsizlik gibi nedenler de yanlışa yol açan sebeplerdir. Bazen de aşağı tükürsen sakal yukarı tükürsen bıyık misali  sakınamadığımız yanlışlarımız olur.  Bazen de Nasrettin Hoca, torunu ve eşeği hikayesinde olduğu gibi ne yapsanız yanlış yapmış olmakla eleştirilirsiniz.

Malum bir gün Nasrettin Hoca küçük yaştaki oğlu ile beraber eşeğe binmiş yolda giderken görenler  ‘’ Bak şu Hocaya ve oğluna ne kadar insafsız; ikisi birden eşeğe binmiş, zavallı hayvana eziyet ediyorlar’’ derler. Bunun üzerine Hoca eşekten iner, çocuğu eşeğe bindirir. Bir müddet böyle giderler. Bu sefer görenler ‘’ Bak şu çocuğun saygısızlığına, yaşlı babası yaya yürüyor, kendisi eşeğe binmiş ‘’derler. Bu duyunca Hoca çocuğunu eşekten indirir, kendisi biner. Bir süre sonra görenler ‘’Bak şu Hocanın yaptığına kendisi eşeğe binmiş; bacak kadar küçük çocuğu yürütüyor’’ derler. Bunun üzerine Hoca eşekten iner ve çocuğu ile beraber yaya yürümeye başlar. Bu defa görenler ‘’ Bak şu enayilere; eşek varken yaya yürüyorlar ‘’derler.  Hoca oğluna der ki ‘’ Oğlum ne yaparsan yap insanlara yaranamazsın, illa bir kusur bulurlar’’.

Hata yapmamak için o halde yapılacak işler de bellidir.

1.Nefsimizin isteklerini tutkularımızı hırslarımızı frenlemek nefsimizi frenlemek veya nefsimizi terbiye etmek. Buna nefisle cihat deniyor. Bu o kadar önemlidir ki, Peygamber Efendimiz (SAS) bir savaştan dönerken yanındaki ashabına ‘’Küçük cihattan döndük şimdi büyük cihada dönüyoruz.’’ buyurduğu rivayet edilmektedir. Ashabının büyük cihat nedir sorusuna ‘’Nefisle cihattır’’ buyurmuştur. Bu hadisin zayıf olduğu söylenmektedir ancak nefisle mücadelenin önemini vurgulaması önemlidir. Bu yönde başka hadisler de bulunmaktadır.  Nefsini terbiye etmiş olan manevi olarak veya nefsi en az mutmain derecesinde olan bir Müslüman nefsinden kaynaklanan hırs ve arzuların yol açtığı hata ve yanlışlara günahlara düşmez. Bu tasavvufun (tabii gerçek tasavvufun) konusudur.

2. Bir iş yaparken istişareye önem vermek. Bilmediğimiz konularda bilen insanlardan tecrübeli insanlardan yardım almak.

3.Empati yapmaktır. Bir kimsenin yanlış gördüğümüz bir işini davranışını  empati yoluyla değerlendirirsek birçok yanlış değerlendirmeden ve tepki göstermekten sakınabiliriz. Bunlar toplum hayatında insani ilişkilerde çok önemlidir.

4. Bilmediğimiz konularda hüküm vermemeliyiz. İnsanların çoğu kendi sahası dışında bilir bilmez konuştuğu için  yanılır. Bir çok alanda böyledir.

Bu yazı dizisinde yaptığımız yanlışlara karşılık ödediğimiz bedeller veya sonuçlarını anlatmaya çalıştık. Sizce bu minvalde bir insanın yapacağı en büyük yanlış sonucu itibariyle nedir? Herhalde en büyük  yanlış bu dünyadan küfür üzere yani imansız gitmek ve ahrette ebedi olarak cehennemde kalmaktır. Bu nedenle iman konusunda azami dikkat etmek gerekir. Maalesef Müslümanların çoğu iman konusunda kusurludur, itikadında yanlışlar vardır, anlayışında yanlışlar vardır. Bu nedenle itikatla ilgili  meseleleri iyi öğrenmeliyiz ve  evlatlarımızı iyi yetiştirmeliyiz. Amellerimizde kusur olabilir, insan günahkar olur fakat kafir olmaz, günah tövbe edilmez affolmaz ise ahrette cezasını çeker, gene cennete dönebilir.  Ama itikatta kusur olmamalıdır.  İmanı sakatlayacak, imansızlığa sebep olacak şekilde itikatta kusur olursa bunun ahrette affı da yoktur. Merhum Es’ad Coşan Hocamızın ‘’Çocuklarınızı Cehennem Ateşinden koruyunuz’’ başlıklı yazısını (sahife 84) tekrar okumanızı tavsiye ederim.

Son olarak bu konu çok geniş olduğu için yaşamımızın temas etmediğim yönleri muhakkak ve hem de çok vardır. Bu yazılar bir ufuk açmaya düşündürmeye ve hatırlatmaya neden olmuşsa amacına ulaşmış demektir. Allah bizi doğru yoldan ayırmasın, doğru işler yapmayı isabetli kararlar vermemizi nasip etsin, küçük veya büyük dünyevi veya uhrevi bedeller ödeyecek; zararlara yol açacak yanlışlara düşmekten günahlardan korusun; muhafaza etsin. Amin

Dr. Mehmet Bozkurt

Etiketler:
EL HAK DOĞRUDUR BUNLAR ALLAH’TAN KORKMAZLAR
KAMUOYUNA ÖNEMLE DUYURULUR!
Facebook'ta Paylaş Twitter Paylaş Google+'da Paylaş Tumblr

Benzer Haberler

Erdoğan Türkiye için bir şans Saint-Prot: Cumhurbaşkanı Erdoğan Türkiye için bir şans Fransız Siy...
Erdoğan Türkiye için bir şans
Baltanın sapı, Nemrudun putu Kur’an ve sünnetin dünyasında iki taraf ve cephe vardır. Birisi; Hakkın ...
Baltanın sapı, Nemrudun putu
İttihad-ı Vatan’dan İttihat ve Terakki’ye: Yeni aktörler İstiklal Mahkemelerini kuran, Dersim'i bombalayan CHP, toplumsal travmaların merkezi...
İttihad-ı Vatan’dan İttihat ve Terakki’ye: Yeni aktörler
DEVRİN ÇAĞRISI… Bahaddin Yeşilkaya   Devrin çağrısıdır bu, Milletin istikbali ve istiklalinin çağrı...
DEVRİN ÇAĞRISI…
Aslan’ın yanında aslan gibi yürümek varken, değer mi hiç?  Altı üstü alacağınız birkaç milletvekilliği için Bu hallere düşmenize ...
Aslan’ın yanında aslan gibi yürümek varken, değer mi hiç?
Yalancıdan cumhurbaşkanı olmaz Cumhurbaşkanlığına aday gösterilecek kişi tepeden tırnağa yalan ve i...
Yalancıdan cumhurbaşkanı olmaz

Yorum Yazın

Cevabı iptal etmek için tıklayın.

Kullanıma İzin Verilen HTML Kodları : <a href="" title=""> <abbr title=""> <acronym title=""> <b> <blockquote cite=""> <cite> <code> <del datetime=""> <em> <i> <q cite=""> <strike> <strong>

Arşivler

Yazarlarımızdan

Bizi Takip Et

Güncel Haberler

Erdoğan Türkiye için bir şansSaint-Prot: Cumhurbaşkanı Erdoğan Türkiye için bir şans Fransız Siyaset Bilimci......
Erdoğan Türkiye için bir şans
Baltanın sapı, Nemrudun putuKur’an ve sünnetin dünyasında iki taraf ve cephe vardır. Birisi; Hakkın......
Baltanın sapı, Nemrudun putu
İttihad-ı Vatan’dan İttihat ve Terakki’ye: Yeni aktörlerİstiklal Mahkemelerini kuran, Dersim’i bombalayan CHP, toplumsal travmaların merkezinde yer......
İttihad-ı Vatan’dan İttihat ve Terakki’ye: Yeni aktörler
DEVRİN ÇAĞRISI…Bahaddin Yeşilkaya   Devrin çağrısıdır bu, Milletin istikbali ve istiklalinin......
DEVRİN ÇAĞRISI…
Aslan’ın yanında aslan gibi yürümek varken, değer mi hiç?  Altı üstü alacağınız birkaç milletvekilliği için Bu hallere düşmenize......
Aslan’ın yanında aslan gibi yürümek varken, değer mi hiç?
Yalancıdan cumhurbaşkanı olmazCumhurbaşkanlığına aday gösterilecek kişi tepeden tırnağa yalan ve iftiralara bulanmış......
Yalancıdan cumhurbaşkanı olmaz
Çanakkale zaferi kutlu olsun!Çanakkale Zaferimizin 107. yılında bütün şehitlerimizden, gazilerimizden ve emeği geçen......
Çanakkale zaferi kutlu olsun!
  • Müzik
  • Video
  • Namaz
  • Hava
  • Döviz
  • Gazeteler
  • Arşiv
Akıncılar Dergisi’nde yayınlanan her türlü yazı ve eserler kaynak belirtilmeden kullanılamaz.
Yayınlanan yazı ve eserlerden yazarları sorumludur.
Görüş ve önerileriniz için : info@akincilardergisi.com
Copyright © 2014 - Akıncılar Dergisi Her Hakkı Saklıdır.