Perşembe , 25 Nisan 2024
Son Dakika Haberler

ASIL SORUN

Asıl sorun her şeyi çok iyi bildiğimizi sandığımızdan, bizim bildiğimizin dışında başka hiçbir bilginin geçerli olmadığını sandığımızdan, rızkı verenin de alanın da yeri ve göğü yaratan yüce Rabbimizin olduğu bilincinden oldukça uzak oluşumuzdan kaynaklanıyor.

Hal böyle olunca da her başımıza bir şey geldiğinde, mallarımız eksildiğinde bunun nedenini hep yöneticilerimizde arıyoruz.

Halbuki devletin yöneticilerinin aracı konumda olduğunu, rızkı asıl verenin Allah olduğunu unutuveriyoruz…

Bu da genellikle insanların cebi boşken, yani kıt kanaat geçinirken ortaya çıkıyor. Parasız-pulsuz olunduğunda bunun suçu hemen devlete atılıyor. Halbuki rızık herkese Rabbimiz tarafından verilir…

Rabbimizin bazı zaman mallarımızı artırarak, bazı zaman da mallarımızı eksilterek bizi sınadığını es geçiyoruz. Sorumluyu yine başka kapılarda arıyoruz. İnsanlara saldırıyoruz…

Misal tarımdan örnek verelim… Daha dün biriyle bu konuyu aramızda konuştuk. Bir çiftçi malını daha dikmeden bu para etmez, fiyatı düşük diyerek işi baştan kaybediyor.

Burada Allah’ın mallarımız üzerindeki en büyük tasarrufunu atlıyoruz. Bu şekilde yapacağımıza mahsulü baştan dikerken, onun bir sebzeye, meyveye dönüşmesi için elimizden geleni yapıp, tevekkül edip gerisini Allah’a bıraksak daha iyi olmaz mı?

Belki de bunu yapmadığımız için kaybediyoruz. İşin içerisinden bu devletin tarım politikası yanlış diyerek çıkmak ne kadar mantıklı?

Bazı yanlışlıklar olmuştur, olabilir de. Sadece işin maddi boyutuna bakmak, Allah’ın inayetini, mallarımızı asıl artırıp azaltanın Yüce Rabbimizin olduğunu unutturuyor bize maalesef.

Bilmiyorum, olaya böyle bakıyorum bir de. Belki de asıl sorun budur…

Yine tarımdan yola çıkacak olursak: Ekilecek alanlar bölük pörçük. Baba ölüyor, tarlalar, bağlar, bahçeler evlatları arasında bölünüp, param parça oluyor. Verimliliği azaltan en büyük nedenlerden biri bu.

Bu şekildeki tarımdan ne kadar verim alınabilir ki! Avrupa’ya bakıyorsunuz, tarlalar, bağlar, bahçeler uçsuz bucaksız. Çıkan ürünler son kalite.

Sonra, ilaçlama konusu. Herkes birbirinden duyduğu ilaçları bağına bahçesine atıyor. Yine her toprağa her şey ekilip dikilmez. Toprağı analiz etmek de önemli. Buna kim ne kadar dikkat ediyor? Bunu yapmak ekip biçmekten daha maliyetli, daha zor geliyor…

Toprağımıza ekip biçiyoruz ama toprağımızın bizden ne istediğini bilmiyoruz.

Bir de öyle yapmayı denesek… Tabi bu öyle çiftçilerin tek başlarına yapacakları bir şey değil. Tarım Bakanlığı’nın bu işe çiftçilerimizle birlikte el atması gerek.

Hani diyoruz ya hep, bu ülkenin tarım politikası yok diye. İşe buradan başlayalım… Çiftçilikten pek anlamam, ancak bu ülkenin tarım politikaları üzerinde dünya üzerindeki güçler çokça çalışma yaptı. Tarımı bitirdiler… Bunu kitaplardan öğrenebiliyoruz…

İlaç verdiler, o ilaç başka bir sorunu ortaya çıkarıyor, o sorunu giderken başka bir ilaç almak gerekiyor. Mahsulü ilaca boğarak ne kadar verim elde edilebilir ki zaten! Tarım Bakanlığı’nın öncelikle bu işe el atması gerekir. Çiftçi toprağını tanımalı, toprağının kendisinden ne istediğini bilmeli…

Ele geçen her ilaç atılırsa mahsulün kendisine gelmesine imkan yok. İlaç da dozunda ve doğru bir şekilde atılmalı.

Sonra, Mahsul fiyatları önceden belirlenmeli, yani taban fiyat açıklanmalı, çiftçi bu konuda mağdur edilmemeli… Bu sene üzüm fiyatlarında yapılan taban fiyat uygulaması bütün alana yayılmalı.

Son söz: Çiftçi ne yapacağını bilmeli, Tarım Bakanlığı ise bu süreçte çiftçisini yalnız bırakmamalı. Bir öneri daha: Her ne gelirse gelsin, gelenin Allah’tan geldiği unutulmamalı. Buna riayet edilirse sorun kalacağını zannetmiyorum. Siz ne dersiniz, eksiğim olursa mesajlarınızı beklerim… Hem ben de öğrenmiş olurum…

Selam ve dua ile…

İBRAHİM YAVUZ

İbrahim Yavuz *

Tüm Yazıları →
İbrahim Yavuz

Ayrıca Bakınız

KAYBOLAN GENÇLİK İDEALİZMİ -2-

3) BU MİLLETİN HAFIZASINI YOK ETTİLER  Bu milletin binlerce yıllık tarihi var. Bu tarih içerisinde 15 …

DERGİDEKİ DİĞER YAZILAR



Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir