“ARAPLAR BİZİ ARKADAN VURDU!..” NE ZAMAN LAZIM OLUR?

Türkiye’de bir lobi var: “Araplar bizi arkadan vurdu!..” lobisi. Ne zamanki, Arap ülkelerinden biri bize yanaşıp önemli anlaşmalar imzalamaya kalksa, mahut lobi hemen harekete geçerek, Karada, havada, denizde (Twitter, Facebook, Instagram’da) müthiş bir fırtına kopararak, Arapların bizi arkadan vurduğunu, Binaenaleyh Onların güvenilmez olduğundan falan bahsederek, bu yakınlaşmanın olmaması için ellerinden gelenini yaparlar Ama Araplar bize ve kendi halklarına ihanet edip İsrail ve Yunanistan’la anlaştıkları zaman, bu lobiden ses seda çıkmaz. “Araplar düşmanımız Yunanlarla işbirliği yapıp bizi arkadan vurdu!..” demezler. Eğer mezkûr Arap ülkesi Avrupa ve Amerika’dan uzaklaşıp bize yaklaşıyorsa O zaman Bu “Araplar bizi arkadan vurdu!..” yaygarası iki kat daha şiddetlenir. Neden?

AVRUPA VE AMERİKA ARAPLARIN BAĞIMSIZ OLMASINI İSTEMİYOR Çünkü Bizimle işbirliğine giren Arap ülkeleri Batının esaretinden kurtularak bağımsızlığa doğru adım atmış olurlar. Arap ülkelerinin bağımsız olması demek Batının felaketi demektir. NEDEN? Çünkü Arapların elindeki yeraltı kaynaklarının batıya akışı durmuş olur. Diğer taraftan Batının açık pazarı olmaktan kurtularak, kendi ihtiyaçlarını karşılayacak bir üretime geçerler. Böyle bir dünyada Dengelerin nasıl değişeceğini söylemeye gerek yok. Peki, Bu dengeler nasıl değişecek?

ÖRNEK Malum olduğu üzere Arap ülkelerinin çoğunda petrol ve doğalgaz zenginliği mevcut… Bu zenginlik Batı şirketleri tarafından çıkarılıp piyasaya sürülerek ticari bir meta haline getirilmektedir. Böyle olunca Haliyle Aslan payını da batılılar almış oluyor. Ayrıca Petrol ve doğalgazdan gelen paralar da batı bankalarında yattığı için Avrupa ve ABD iki yönden de kazançlı çıkmış oluyor. Bu arada Arap ülkelerinin kendi kaynaklarını yeryüzüne çıkaracak güçleri yok.. olsa bile buna yetkileri yok. Neden “yetkileri yok” ayrı bir mevzu olduğu için bu kadarını söylemekle iktifa ediyorum. Ben örnek vermeye devam edeyim.

LİBYA-SUDAN ÖRNEĞİ Libya ve Sudan Batıya en çok muhalefet eden Arap ülkelerinden oldukları için Örnek olarak onları seçtim. BAE, Mısır, Bahreyn, Suudiler vb. ülkeler Batının ipini gönüllü olarak boyunlarına geçirdiklerinden, bunlar hakkında fazla bir şey söylemeye gerek yok. Durumları ortada. Batılılar Kendilerine karşı gelen iki ülkeyi bile nasıl kumpasa getirip sömürdüklerini, Sonra da işleri bitince de kaldırıp bir kenara nasıl attıklarını arz etmeye çalışacağım. Ki, Karşı gelenler bu durumdaysa bir de batıya kul köle olmuş ülkelerin hali nedir, onu siz takdir edin. Sudan bilindiği gibi çok fakir bir ülke Ama Aynı zamanda güneyde zengin petrol yatakları bulunan bir ülke… Sudan devlet başkanı El Beşir, Açlıktan kırılan halkını bu petrol nimetinden faydalandırmak istedi. Batı buna razı olmadı. El Beşir direndi Ama Arkasından destek verecek ve güvenebileceği bir Arap devleti bulamadı. Çünkü Çoğu Arap ülkesi gönüllü olarak batının safında yer aldığı için El Beşir’in yapacak fazla bir şeyi yoktu. Bunun üzerine İktidarda kalmak şartıyla Petrol bölgesini Yani Güney Sudan’ın Sudan’dan ayrılmasına razı oldu. Buna rağmen Batılı emperyalistler El Beşir’i rahat bırakmayıp devirdiler. El Beşir devrildikten sonra Sudan yine istikrara kavuşmadı. Zaten Emperyalistlerin amacı istikrarı sağlamak değildi… Onların amacı Ülkeyi hem bölmek hem de istikrarsızlaştırmaktı ki, onu da başardılar.

GÜNEY SUDAN NE OLDU? Bu kadar petrol ve diğer doğal zenginliklere rağmen daha kötü duruma düştü. BM raporlarına göre 13 milyonluk ülkenin 7 milyonu yoksulluk sınırında. İki buçuk milyonu ise açlık tehlikesi ile karşı karşıya. İç çatışmalardan dolayı yerini yurdunu terk edip göç edenler de 2 milyondan fazla. Güney Sudan’da yerel dinlere mensup (putperest) bir rejim kurulduğu için Müslüman Araplar Sudan’a göç etmek zorunda kaldı. Bundan dolayı Sudan daha da kötü bir duruma düştü. Sudan ve Güney Sudan Batılı emperyalistlerin güçsüz ve sahipsiz buldukları ülkeleri ne duruma düşürdüklerine dair sadece küçük bir örnek…

GELELİM LİBYA’YA Biz Libya’yı Muammer Kaddafi döneminde başta ABD olmak üzere, batıya en çok karşı çıkan ülke biliyorduk Ama Kaddafi öldürüldükten sonra Bir de baktık ki, yüz milyarlarca doları batılıların bankasında çıktı. Demek ki, Kaddafi’de El Beşir gibi İktidarda kalma şartı ile (ve de biraz da şımarıklıklarına tahammül şartı ile) batılılarla anlaşıp, petrolden elde ettiği gelirin büyük kısmını batı bankalarında tutuyordu. Büyük ihtimalle o paralar buharlaşıp gitti. Şimdi şöyle düşünelim: Batıya karşı çıkan Arap liderlerinin bile Milyarlarca doları batı kasalarından çıktığına göre, Onlara boyun eğen Arap liderlerinin kaptırdığı para kim bilir ne kadar?

“ARAPLAR BİZİ ARKADAN VURDU!..” Şimdi anlaşılıyor ki, “Araplar bizi arkadan vurdu” sloganı 400 milyonluk Arap aleminin Türkiye’ye olan teveccühünü durdurup, yönünü Avrupa ve ABD’ye çevirmek içinmiş. Dikkat edilirse Arapların bir kısmı, İsrail ve Yunanistan ile anlaşırken “Araplar bizi arkadan vurdu!” lobisinden ses seda çıkmadı. Bizimle beraber hareket etmek isteyenleri Kaçırmak için uğraştılar ama bu sefer netice alamadılar. Eskiden olsa Bunların çıkardığı gürültüden korkan İktidar partisi çark edebiliyordu Ancak Şimdi işleri o kadar kolay değil.

“ONE MINUTE!” “DÜNYA BEŞTEN BÜYÜKTÜR..!” Türkiye Çoktandır bayrağı açmış toparlanma sürecine girmiş bulunuyor. Bu bayrak “one minute!” ile açıldı “Dünya beşten büyüktür!” ile göndere çekildi. Arap liderlerinin yapacağı tek şey Bu bayrağın altında toplanmaktır. ABD ve Avrupa’ya petrodolarlarla verdikleri rüşvetler onları kurtarmayacak. Emperyalistler Hain, vefasız ve güvenilmezdir. İnanmıyorlarsa İşte! Kaddafi ve Ömer El Beşir Örnek olarak önlerinde duruyor. Biz ise Ne Suriyelileri cellatlarına teslim ettik Ne Katar’da darbe yapılmasına… Ne de Azerbaycan’ı yalnız bıraktık. Biz vefayı Sadece ahlaki bir güzellik olarak değil, Ceddimizden bize kalan bir görev olarak biliyoruz. 22.09.2020 Emin Batur